Atatürk bütün sırlara vakıftı. İttihad-ı İslam'ın, Türk İslam Birliği'nin olacağını biliyordu. Bağnazların yenileceğini de biliyordu. O, Hz. Mehdi (a.s.)'a yardımcı olmak için önden bağnazların yolunu kapattı. Mehdiyetin kapısını sonuna kadar açmış oldu. Hz. Mehdi (a.s.) yardımcısı olarak görev yaptı.
Kadına onur veren, ona değer veren her söz güzeldir.
Peygamberimiz (sav)’e ait olmayan uydurma hadislerde, kadın kocasının kölesi konumundadır.
“İnşaAllah” dersen bereket gelir. Kaderin ışığıdır “İnşaAllah.” Kalplere sürur, olaylara berekettir. İttihad-ı İslam’ın, dünya hakimiyetinin şifresi, anahtarıdır “İnşaAllah, maşaAllah.” İnşaAllah’ı, maşaAllah’ı çok söyleyenler dünyaya hakim olacaklar.
Sağ Türkiye’ye bereket getirir, nur getirir. Saadet Partisi olsun, Büyük Birlik Partisi olsun, MHP olsun, Türkiye’nin temel taşları. Türkiye’nin çimentosu olan ana ayaklar. Sen bunları yok ettin mi olmaz. Tarikatlar, cemaatler de öyle; Nakşibendiler, Kadiriler, Süleymanlılar, Nurcular, bunlar da çimentosudur Türkiye’nin.
Amerika gibi tepmez-devrilmez bir ülkenin bu hale gelmesi ve devletin iflas etmesi Mehdi (as)’ın çıktığının ve İsa Mesih’in görevde olduğunun bir alametidir. Allah onları Kendine döndürmek için bunu yapıyor. Sevginin, merhametin, şefkatin önemini göstermek için bunu yapıyor Cenab-ı Allah.
Kuran'la biz aklımızı buluruz. Bir komünist aklı vardır, bir faşist aklı vardır, bir Kuran aklı vardır, bir psikopat aklı vardır. Hepsine göre bir akıl var. Akıl denen şeyden anlaşılan; Kuran'dan kaynaklanan, merhametli, şefkatli, makul, tutarlı olan, vicdanıyla hareket eden insana biz akıllı diyoruz.
Bütün Türkleri; Kürtleri, Lazları, Çerkezleri içine alan anlamda bir Türklüğü vurgular bir üslupta yeniden daha kapsamlı, daha iyi bir and hazırlanabilir.
Bölgede resmi dili Kürtçe yaparsan böldün gitti Türkiye'yi Allah esirgesin. Net yani, kültürünü ayırmak istiyorsun, her şeyini ayırmak istiyorsun. Kürdü Kürt yönetsin, Türk'ü Türk yönetsin, Çerkez'i Çerkez yönetsin dersen paramparça edersin Türkiye'yi.
Gerçek laiklik, devletin başörtülüye de başı açık olana da saygı göstermesidir.
Başörtülü kardeşlerimizin mahcup edilmesi herkesi rahatsız ediyor. Kardeşlerimizi bırakalım, rahat yaşasınlar. Ama tabii başörtülü hanımların da başı açık hanımlara sevgiyle yaklaşmaları gerekir.
İsteyen öğrenmek istiyorsa kurs şeklinde Kürtçe öğrensin. Ama dil olarak Güneydoğu’daki kardeşlerimize Türkçe öğretmemek azmi varsa, “Sadece Kürtçe öğreneceksiniz” denilirse bu zaten samimiyetsiz, iyi niyetli olmayan bir hareket. Belli, bölme amaçlı olduğu belli.
Türk dedin mi Türkiye’de yaşayan Ermeniler, Kürtler, Lazlar, hepsine, Türkiye halkının, Türkiye sınırları içerisinde herkese deniyor.
Güneydoğu halkı benim canlarım çok dindarlar, acayip fedakarlar. Çok çile çektiler. O çile Mehdiyetle son bulacak.
Biz Allah'la mutlu oluyoruz, dinle mutlu oluyoruz. Mehdiyette hem dindarlar hem din karşıtları, dini yaşamayanlar rahat ve huzurlu yaşayacaklardır. Mehdiyet hepsini göz önünde bulunduruyor.
Bu millet koruma altında bir millet. Mehdi talebesi olan bir millet. Mehdi (a.s.)'ın çıkacağı bir millet. Onun için burada anormal bir şey çıkmaz. Anormal gibi görünen şeyler de ileride telafi edilir.
Komünistlerin büyük bir bölümü saftırlar. Yani duygusaldırlar, romantiktirler. Hep kendi aleyhlerinde çalışırlar. Hakikaten romanlardaki gibi, hayallerindeki gibi bir şey olacak zannederler ama hep sağa yarar yaptıkları. Hep sağ güçlenir. Yani Allah’ın neyi, ne şekle getireceğini tahmin edemezler.
Gezi olayları, AK Partinin güçlenmesi için Allah tarafından oluşturulmuş olaylardır. Kimse bunun farkında bile olmadı. AK Partinin böyle bir şeye ihtiyacı vardı ve bu da Allah tarafından, tuzak bozulması şeklinde oluşturuldu.
Mehdi (as)’dan önce kadınlara hürriyet olmuyor, huzur olmuyor. Mehdiyet kadınları cennet gülü gibi dünyaya sunacak. Cennet gülü gibi açacaklar dünyada kadınlar. Kadınlığın güzelliğini ortaya koymuş olacaklar. Kadınlar şu an dünyanın büyük bölümünde horlanıp, aşağılanıyorlar ki dünya tatlısı, dünyanın en güzel çiçekleri, dünyanın en güzel süsleri.
Hz. Mehdi (a.s.)'ı sevmemiz niye? O devrin çileli, belalı olması, deccal olması, Darwinizm, materyalizm olması, karmakarışık olması, bağnazların ona karşı gelmesi. Bağnazlığın din dışı, acımasız, zalimce ve gaddarca uygulamalar yapması. Buna ihtiyaç var ki Hz. Mehdi (a.s.) ortaya çıksın.
Eğitimde cehenneme ihtiyaç vardır. Kafire ihtiyaç vardır, imansızlara ihtiyaç vardır, zalimlere ihtiyaç vardır. İyi insanlar bu siyah kömürün üzerinde elmas gibi dizildiğinde dikkat çeker.