Bunların hepsi sebep: Ne göze ihtiyaç var görmek için, ne kulağa ihtiyaç var duymak için, ne tatmak için dile ihtiyaç var. Doğrudan Allah’ın yaratmasına ihtiyaç var. Allah nasıl yaratıyorsa o, o şekilde olmuş oluyor. - Harun Yahya
Adnan Oktar
-
Bunların hepsi sebep: Ne göze ihtiyaç var görmek için, ne kulağa ihtiyaç var duymak için, ne tatmak için dile ihtiyaç var. Doğrudan Allah’ın yaratmasına ihtiyaç var. Allah nasıl yaratıyorsa o, o şekilde olmuş oluyor.
Gözün kör olduğunu görüyoruz. Görme merkezinin de kör olduğunu görüyoruz. Gören kim? Beyinde o elektrik akımını gören kim? İşte asıl ‘ben’ denilen varlık, insan denilen varlık o işte, asıl gören varlık o.
(A9 TV; 30 Haziran 2012)
Adnan Oktar
-
Gözler sadece kameradır. Klasik kamera, iki tane kameradır. Kameralar elektrik akımını nasıl alıp götürüyor video kayıt yapılacak yere? O da alıp götürüp beyinde ilgili görme merkezine görüntüyü bırakır. Elektrik olarak bırakır. Ondan sonra işi biter.
(A9 TV; 30 Haziran 2012)
Adnan Oktar
-
Burunda koku alma diye bir şey yoktur. Burun kesinlikle koku almaz. Beyin de koku almaz. Beyindeki ruh, o elektrik akımını koku olarak algılıyor.
(A9 TV; 30 Haziran 2012)
Adnan Oktar
-
İnsan zaten aciz yaratılmıştır. Nefrete gücü yetecek gibi değil insanın. Zavallı bir varlıktır. Hayal olarak yaratılmış ayrıca. Madde hayal olarak yaratılmış. Yani böyle münasebetsizlik yapılacak; kinin, nefretin, kavganın, boğuşmanın yapılacağı bir yer değil burası. Burası imtihan yeri. Allah bizim zaten cennette mutlu olmamızı istiyor, sevinç içinde yaşamamızı istiyor.
(A9 TV; 30 Haziran 2012)
Adnan Oktar
-
Çok kötü şey kin, nefret. Bir yere de varılmaz, çok akılsızca, aptalca şeyler. Sevgiyle hallolur her şey.
(A9 TV; 30 Haziran 2012)
Adnan Oktar
-
Alevilik demek, Hz. Ali'yi sevmek, aşk insanı olmak demektir, Allah'ın yarattıklarını sevmek demektir, Allah'ı sevmek, Resulullah (sav)'i sevmek, Ehli Beyt-i sevmek demektir. Coşku demektir. Hayvanları, bitkileri hepsini sever Aleviler. Ve hepsi delikanlı, koçyiğittir.
(A9 TV; 29 Haziran 2012)
Adnan Oktar
-
Adamın bedenini öldürmekle netice alamazsın, fikrini öldürmekle netice alırsın. Yüz tanesinin fikri gitti mi, öldü mü bu atom bombası etkisi yapar, hepsi ölür. MARKSİST- LENİNİST EKİPTEN SEN FİKREN YÜZ KİŞİYİ YOK ETTİN Mİ BU NÜKLEER ETKİ YAPAR.
(A9 TV; 29 Haziran 2012)
Adnan Oktar
-
İttihad-ı İslam bir anda oluşacak bir olay mı? Çocuk bile anne rahminde, 9 ay 10 gün kadar bir vakit içerisinde oluşuyor ve sonra doğuyor. Ama doğuma az kaldı. CENİN OLMAKTAN ÇIKTI MEHDİYET. ARTIK BİR ÇOCUK HALİNDE. AZ KALDI DOĞMASINA.
(A9 TV; 29 Haziran 2012)
Adnan Oktar
-
Deccal var gücüyle Türkiye’yi parçalayıp Türk İslam Birliği’ni durdurmak, Güneydoğu’yu koparmak böylece Türki devletlerle bağlantıyı Güneydoğu’dan kesmek, arada bir blokaj meydana getirip sonra da geriye kalan milletimizi tamamen ortadan kaldırmak için karanlık bir plan içerisinde. Deccal bütün ülkelerdeki bütün elemanlarını devreye sokmuş durumda şu an. Hepsi var gücüyle gayret ediyorlar ama Mehdiyet de onlara kök söktürüyor tabii.
(A9 TV; 29 Haziran 2012)
Adnan Oktar
-
DECCALİN EN HAYATİ GÖRDÜĞÜ ÜLKE TÜRKİYE’DİR. EN HAYATİ GÖRDÜĞÜ İL DE İSTANBUL’DUR. Çünkü Hz. Mehdi (as) İstanbul'dadır.
(A9 TV; 29 Haziran 2012)
Adnan Oktar
-
Deccal, Darwinist, materyalist sistemle ve bu klasik politika ve kapitalist siyaset, komünist siyaset anlayışıyla insanları dehşetin, acımasızlığın, pisliğin, kalitesizliğin, sevgisizliğin içerisine hapsetti, adeta cehenneme çevirdi dünyayı.
(A9 TV; 29 Haziran 2012)
Adnan Oktar
-
Kuran’ı ezberlemek âlimlik anlamına gelmez; o hafızlıktır. Âlim olmak ayrıdır. Kuran’ı ezberlemek güzeldir fakat belirli bir Müslüman grup hafız olursa bu yeterlidir. Bütün dünya hafız olacak diye bir hüküm yok Kuran’da. Allah Kuran’ı ezberleyin de demiyor. “Kuran’a uyun” diyor. Kuran’ı okuruz, Kuran’ın hükümlerine uyarız inşaAllah.
(A9 TV; 29 Haziran 2012)
Adnan Oktar
-
Şefkat ve sevgi önemlidir. Suriye’deki karışıklıklar siyasetle çözülmez; sevgiyle, imanla çözülür. Muhabbetle çözülür. Dünyadaki bütün sorunların çözümü yine sevgiyle olur.
(A9 TV; 29 Haziran 2012)
Adnan Oktar
-
Risale-i Nur’la bereketlenmiş insanlar eğer hükümetteyse, bakın söylüyorum o hükümete bir zeval gelmez. Yani samimi olarak Risale-i Nur çizgisindeyse bir hükümet, Bediüzzaman’ı seviyorsa, Allah’ı, Kitap’ı seviyorsa, Resulullah (sav)’ı seviyorsa, Allah’a kendini teslim ettiyse hiçbir zarar gelmez, bir şey olmaz.
(A9 TV; 29 Haziran 2012)
Adnan Oktar
-
Mehdi zuhur ettiğinde ne Avrupa ne Amerika hiç kimse durduramaz. Deccal durduramıyor, dünya derin devleti durduramıyor. Hatta dünya derin devleti de destekleyecektir Mehdi'yi.
(A9 TV; 28 Haziran 2012)
Adnan Oktar
-
Türkiye kan döken süper güç değil, kan durduran süper güçtür.
(A9 TV; 28 Haziran 2012)
Adnan Oktar
-
Zannediyorlar ki Türkiye tankıyla, roketiyle süper güç. Türkiye Mehdi'siyle, İsa Mesih’le, imanıyla, Kuran’la, güzel ahlakla, sevgiyle bölgedeki imanlı kardeşleriyle birleşerek bölgedeki hakim olan İslam inancını devreye sokarak, İslam'ı yeniden dirilterek, Mehdiyet’i parlatarak süper güç olacaktır.
(A9 TV; 28 Haziran 2012)
Adnan Oktar
-
Komünizme karşı en etkili şey moral faaliyettir. Gerilla veyahut o tip kanunsuz faaliyetlerde, en etkili yöntem psikolojik, ilmi, kültürel karşı ataktır. Yani ilmi çalışmadır. Kültürel karşı faaliyet yapmazsan, felsefi cevabını vermezsen adam haklı olduğuna inanıyor.
(A9 TV; 27 Haziran 2012)
Adnan Oktar
-
Hz. Mehdi (as) herkesin sevdiği bir baba gibi, şefkat öğretmeni, dostluk öğretmenidir.
