Çocuk haftada 30 saat ders alıyorsa, bunun en az 25 saati Darwinizm eğitimi oluyor. Onun geri kalan bir saatinde de ‘İslam’ı anlatacağım size’ diyorsun. Farkına varmadan deccale teslim olmuş oluyorsun.
Milli şuur dersi koyarsın, gençler çakı gibi olurlar. Adam gidip barbut oynuyor, tiner koklamaya kalkıyor. Nerede uyuşturucu bulurum onun derdinde. Davası olmazsa bir adamın, böyle oluyor. PKK’lılar niye tiner çekmiyor? Adamın kötü, çirkin, ahlaksız da olsa bir amacı var. Burada da gençlerin bir amacı olması lazım.
Şehit yıkanmaz, üzerindeki asker elbisesiyle olduğu gibi açıkça görülür şekilde toprağa verilir. Ve en ufak bir üzüntü alameti gösterilmesi olmaz. Çünkü şehitlik Allah’ın övdüğü bir makamdır.
PKK sürekli Güneydoğu’da silahlanıyor. Süreç diye bir şey yok. Süreç’ten PKK’nın anladığı Güneydoğu’nun PKK’ya verilmesi, Abdullah Öcalan’ın da oraya cumhurbaşkanı olarak atanmasıdır.
PKK’lı kızlar kayaların aralarında yatıyor. Bizim genç kızlarımızın epey bir bölümüne, nasıl eş bulacakları, nasıl evlenecekleri, nasıl iş yapacakları, nasıl çıkarını elde edeceği onlarla ilgili eğitim veriliyor. Milli eğitim verilmesi lazım, milli şuur dersi verilmesi lazım.
Müslümanın katline sebep olmak, aynı katletmek gibidir. Ahirette karşılığı ebedi cehennem olur. Hatası varsa ilimle irfanla bilgiyle düzeltirsin.
İran bizim dostumuz ve müttefikimiz. İran’ı sevmemiz lazım, İran düşmanlığı doğru bir şey değil. İran’la dost olmamız lazım. Şiiler çok temiz, dindar insanlardır. Takvadırlar. Şii düşmanlığı çok çirkindir.
PKK’ya kitap atılsa akıl almaz şok olur onlara. Darwinizmin, materyalizmin geçersizliği anlatılsa, kamyonlarla, helikopterlerle, uçaklarla halka kitap dağıtılsa, PKK’nın yanlış ideolojisi, Darwizmin, materyalizmin geçersizliği anlatılsa yer yerinden oynar. Derin Amerika ve İngiltere’nin oyunları bozulur. Bütün dünyada olay olur bu.
PKK gençliği, müthiş bir siyasi eğitim ve müthiş bir askeri eğitim alıyor. Ama bizim gençliğimiz böyle bir eğitim almıyor. Bizim gençliğimize siyasi bilinçlendirme yapılmıyor. Askeri eğitim de alınmıyor o anlamda. O yüzden onlar bir avuç it kopukla, koskoca Türkiye’ye kafa tutacak hale geliyorlar. Amerika da el altından destekliyor.
Beden, ölümü ve yok olmayı hiç istemez. Hücreler hiç istemez. İnsana en şiddetli ızdırap veren şey odur. Allah bu ızdırabı İslam diniyle ortadan kaldırıyor.
Ahiret inancı olmayan insanın içi kararıyor, yüzü kararıyor, ruhu kararıyor. Ama ahiret inancı olan insan, ruhuna çok güzel bir müjde vermiş oluyor, sen sonsuz yaşayacaksın diyor. O zaman kalp ferahlıyor.
Gelecek açısından müminin tek hedefi ahirettir. Ahiret müminin sevinci, müminin mükâfatı. Mümin hep cenneti umacak. Cehenneme gitmekten korkacak ama hep cenneti düşünecek, cennetin üstünde duracak.
Türkiye sınırında ve içinde en büyük tehlike PKK’dır. Bizim Güneydoğu’muzu olduğu gibi işgal etmiş adam ve alan hakimiyeti sağlamış. Ve sınırda boydan boya bütün şerit de işgal altında.
Müslüman, Müslümanı kurtarmakla mükelleftir. Terörist diye bir kenara atamazsın. Şiddet uyguluyor diye bir kenara atamazsın. Müslümandır ama hatalıdır, yanlıştır. Hatasını, o yanlış yönlerini düzeltirsin.
Ben kimsenin ölmesini istemem. Terörist de olsa ölsün istemem ama bütün kaynakları kurutulsun. Yolları, köprüleri havaya uçurulsun, yerle bir edilsin ki teslim olmalarını kolaylaştıralım. Mesela mühimmat depolarını havaya uçurmak. Azgınlık yapamaz o zaman.
Bizde ağlama olmaz. Çanakkale’de biz ağlamadık. Dumlupınar’da ağlamadık, Malazgirt’te ağlamadık. Biz niye ağlayalım? Şehitliği bu kadar isteyen bir millet olarak, şeref bilen bir millet olarak niçin ağlayalım?
Ben toptan bir Müslüman topluluğu gözden çıkartmam. Ne tür harama girerse girsin her halükarda Müslümandır. Biz Müslümanları sevmekle mükellefiz. Yanlışlık yapabilir, hata yapabilir, o hatasını düzeltiriz. Konuşuruz, anlatırız.
Bütün dünyada Moşiyah Mehdi bekleniyor. O mason düğümünü çözecek kişi olarak bekliyorlar.
İlluminati’nin de üstünde bir güç vardır. Onlar dünyanın nasıl şekil alması gerektiğini pergelle, iletkiyle çizerler.
Suriye yıkılıp paramparça olması gerekiyorsa derin dünya devleti karar verir ona. Ve Amerikan derin devletine havale edilir. İhale alır orası. İhaleyi alır ve uygulamaya geçer.
İlluminati dedikleri bir derin dünya devleti vardır, 200-300 kişilik. Savaş kararlarını onlar alırlar. Savaşın durdurulması, hangi ülkenin yıkılacağı, hangi ülkenin galip geleceği hepsi orada kararlaştırılır. Yeni bir ülke kurulacaksa o da yine orada kararlaştırılır.
_08.jpg)
_02.jpg)
_09.jpg)
_12.jpg)
