Deccaliyeti organize eden derin devletler ilhamını şeytandan alır.
Şeytan çok züppe, akılsız ve manyaktır. Homoseksüel ruhlu bir mahlûktur. Akıl almaz tartışmacıdır.
Şeytan homoseksüel, en baştaki deccalin de kendisi gibi olmasını istiyor ve o şekilde ilham veriyor. Homoseksüelliği dünyada koruyacaksın, kan dökeceksin, İslam’ı yeryüzünden kaldıracaksın, Mehdiliğinden şüphelendiğin herkesin üstüne gideceksin diyor.
Şeytanın kendisi homoseksüeldir. En başından itibaren hep homoseksüel kişilik göstermiştir. Kuran’da üslubuna da baktığımızda homoseksüel üslubudur üslubu. Cinayete yatkın, sapıklığa yatkın, asi, isyankâr, tartışmacı, kavgacı, manyak bir karakterdir.
Bütün deccaller akıl hastasıdır ve şeytan gibi şizofren, homoseksüel, tartışmacı bir ruha sahiptir. Dünyanın en büyük seri katilleri deccallerdir.
Deccaliyet fikri sisteminin tamamını, bütün eylemlerini saf olarak şeytandan alır. Başlarında bir şahıs vardır. Bu şahıs ölünce bir başkası yerine geçer. O, şeytanla bağlantıyı kuran mahlûktur.
Derin devletler ilhamını, düşüncesini, hareket tarzını, stratejisinin tamamını şeytandan alır ve kendi asrının deccaliyeti olarak ortaya çıkar, kendi asrının Mehdiyet’i ile mücadele ederler.
Deccaliyet şu an İngiliz derin devleti tarafından organize edilen bir güç. Daha önceki devirlerde Firavun tarafından organize ediliyordu.
Hükümetimiz 10-20 yıl sonrasını düşünüp Darwinizmle ilmi mücadeleyi aciliyetli bir konu olarak ele almalıdır.
Bir örgüt var, o da PKK'dır. Sanki TAK ayrı, PKK ayrı, YPG ayrı, PYD ayrıymış gibi bir söylem geliştirdiler son zamanlarda. Bu bir demagoji, çok samimiyetsiz bir üslup. Bunların hepsi Marksist Stalinist PKK’dır.
Ramazan nedeniyle sahur ve iftarla ilgili kötü kötü espriler, kötü kötü karikatürler yapıyorlar, çok münasebetsiz, saygısız üslup kullanıyorlar. Günah olur bu yaptıkları, çirkin bir fiil. Alay edeceklerse, şaka yapacaklarsa kendileriyle ilgili yapsınlar. İftarla, sahurla ilgili, oruçla ilgili çirkin karikatürler, fıkralar Müslüman’a yakışmaz. Bundan kaçınsınlar.
Türkiye, bitişiğinde homoseksüel, komünist, Stalinist bir PKK yapılanmasını, Türkiye’ye düşman, azgın bir devletin orada oluşmasını tabii ki kabul etmeyecektir.
Münafık alametlerini anlatırken müminlere, özellikle takva müminlere anlatıyoruz ki ruhlarında bir kir pas varsa, bu tip anormallikler varsa derhal düzeltsinler, bu hastalıktan kurtulsunlar.
Münafık ani oynaktır. Normal konuşurken birden köpekleşir. Köpekleşirken birden insana dönüşür, insana dönüşürken birden akrebe dönüşür, akrebe benzerken birden bukalemun gibi şekil alır, her renge girer. Tam tipik bir şeytan karakteridir. Onun için Allah, “Nasıl da çevriliyorlar?” diyor. Yani şekilden şekle giriyorlar.
Münafıklar peygambere ve peygamberin sevdiklerine akıl almaz bir kin ve nefret duyarlar. Bu kin ve öfkeleri münafıkları çökertir, mahveder.
Müslümandan nefret münafığın birinci vasfıdır. Münafık akıl hastasıdır.
Münafık inzivaya çekilerek yalnız kalıp karanlıklarda o fitnesini ahlaksızlığını geliştirir. Haber nereye gidecekse haberi ulaştırır. Yahut nasıl bir düzen kuracaksa o şeytani derinliği elde etmeye çalışır.
Bir başkasının övülmesi, bir başkasına değer verilmesi, bir başkasının sevilmesi münafığı kahreder. Akıl almaz acı çeker. Hep kendi önde olsun ister. Bu Kuran’da Yusuf kıssasında anlatılan, hadislerde ve tarihte de gördüğümüz bir münafık karakteridir.
Özür dilemek Müslüman alametidir. Bizim örfümüz, geleneğimiz, adap-edep anlayışımız özürle iç içedir. Özür beyan etmek en güzel nezaket üsluplarından bir tanesidir, kibarlıktır, efendiliktir.
Münafık, bir müminin başarısını gördüğünde kahredici azap duyar ama bu herhangi bir insanın dayanacağı gibi bir azap değildir. Fakat münafığın hayvani bir beden direnci vardır. Allah azap çekmesi için onu yaratır, yani acıya dirençlidir. Çok şiddetli acı çeker ama direnir, buna tahammülü güçlüdür münafığın.
Münafık, diğer müminlerin ve imamın başarısına tahammül edemez. Onun en çok canını yakan olay odur. Bir; peygamberin, imamın başarısı, iki; peygambere yakın olan insanların başarısı münafığa çok ızdırap çektirir.