Ahir zamanın en büyük fitnelerinden biri, samimiyetsiz din anlayışıdır. Bu, Mehdi (as) döneminde ortadan kalkacaktır.
(A9 TV; 28 Ocak 2013)
Adnan Oktar
-
İlmin sahibi Allah’tır. Gerçek Müslüman, alim olduğunu söylemez.
(A9 TV; 28 Ocak 2013)
Adnan Oktar
-
Shangai Birliğine girmek ancak İttihad-ı İslam’a geçişte bir kapı olursa güzel olur. Yoksa acımasız, katı ve soğuk bir Asya ekibinin içinde olmak istemeyiz.
(A9 TV; 28 Ocak 2013)
Adnan Oktar
-
Mehdiyet ve İttihad-ı İslam anlayışı olmadan bir Türk Birliği etkili olmaz. Türki devletlerle ittifakta Kuran ruhu esas olması lazım.
(A9 TV; 28 Ocak 2013)
Adnan Oktar
-
Allah, Mehdi (as) ile zulümat bulutlarını bir anda dağıtacaktır.
(A9 TV; 28 Ocak 2013)
Adnan Oktar
-
Kardeşlerimiz olgun olurlarsa, sevecen olurlarsa her şeyin rahatladığını görürler. Korkuyu kaldırırlarsa insanların üstünden, olgun bir ortam olursa hiçbir yasaklama olmaz.
(A9 TV; 22 Ocak 2013)
Adnan Oktar
-
Mehdiyet devrinde öyle güvenli bir ortam var ki çarşafa da gerek kalmayacak. Çünkü kadınlara muazzam hürmet, saygı duyulacak.
(A9 TV; 22 Ocak 2013)
Adnan Oktar
-
Bir olgunluk olduğunda Mehdiyet devrinde başörtüsü bütün dünyada serbest olur, çarşaf serbest olur. Ama hanımlar çarşaf örter mi örtmez mi onu bilmem. Çünkü öyle güvenli bir ortam olacak ki çarşafa gerek kalmayacak. Çünkü çarşafın olması için güvenli bir ortam olmaması gerekiyor. Kuran onu şart koşmuş.
(A9 TV; 22 Ocak 2013)
Adnan Oktar
-
Benim gördüğüm dünya siyasetini etkileyen bir güç var. Mesela Obama normalde iktidara gelemezdi. İslam’a son derece saygılı, bağlı. Mesela Putin İslam’a saygılı. Bir şey oldu yani liderlere. Her yerde bir İslam’a saygı ve bağnazlığa karşı bir tavır var. Netanyahu’nun bile, İsrail hükümetinin bile İslam’ı seven, İttihad-ı İslam’a yatkın bir tavrı var. Bunları bir ekip etkiliyor, bir topluluk etkiliyor. Bu topluluk işte İsa Mesih (as)’ın topluluğu.
(A9 TV; 22 Ocak 2013)
Adnan Oktar
-
İsa Mesih (as)’ın benim kanaatim çok küçük bir cemaati olacak. Muhtemelen askerlerden, masonlardan, seçkin insanlardan oluşan. İki yüz, üç yüz kişi olabilir talebeleri.
(A9 TV; 22 Ocak 2013)
Adnan Oktar
-
Başı kapalı hanımların, başı açık hanımlara sevecen yaklaşmaları, muhabbetle yaklaşmaları konuyu halleder. O zaman onlar da onlara karşı bir tavır içinde olmazlar.
(A9 TV; 22 Ocak 2013)
Adnan Oktar
-
Bölünmeyeceksin! Bütünleşeceksin. BÖLÜNME LAFI ŞEYTANDAN GELİYOR. BÜTÜNLEŞME ALLAH’TAN. BÜTÜNLEŞMEDE, BİRLEŞMEDE HAYIR VARDIR. BÖLÜNME UĞURSUZ BİR ŞEYDİR, BELADIR. Hiç kimse onu ağzına almasın.
(A9 TV; 22 Ocak 2013)
Adnan Oktar
-
Bu dünya asıl yer değildir. Kimse buraya bağlanmaya kalkmasın. Burası imtihan yeri. Diyor ki, “Kaşım eksik, gözüm eksik.” İmtihana geldin, tabii ki eksik olacak. Mükemmel yapar mı Cenab-ı Allah? “Burnum eğri” diyor. Cennette burnun doğru. Burada eğri olur. “Üşüyorum” diyor. Cennette üşümezsin.
(A9 TV; 22 Ocak 2013)
Adnan Oktar
-
İttihad-ı İslam’ı anlatıyorsa Kuran -ki anlatıyor, o Mehdiyettir. Müslümanlar birleşecek, bütün dünyaya İslam hakim olacak diyor mu Kuran? Diyor. Bu Mehdiyettir. Çünkü Mehdi (as) geldiğinde ana konu ne? İslam’ın dünyaya hakim olması.
(A9 TV; 22 Ocak 2013)
Adnan Oktar
-
İslam dünyaya hakim olduğunda, illaki Müslümanların bir başı vardır. O baştaki insana sen ister Mehdi de, ister alim de, ister ağabey de, ister hocam de. Ne diyorsan de. O Mehdi (as)’dır.
(A9 TV; 22 Ocak 2013)
Adnan Oktar
-
Tevrat’ın Kuran’a uygun olan kısımları geçerli. Peygamber Efendimiz (sav) zamanındaki Tevrat’la şu anki Tevrat aynı. O devirdeki Tevrat’ı Cenab-ı Allah övüyor ama Kuran’a uygun olmayan kısmını zaten Kuran kaldırıyor.
(A9 TV; 22 Ocak 2013)
Adnan Oktar
-
Başbakanımızdan ısrarla istirham ediyoruz, bu adil kullanım hakkı- kota uygulaması, bunları bir kaldırsın. Ayda 10 TL veren 24 saat internette olsun.
(A9 TV; 22 Ocak 2013)
Adnan Oktar
-
PKK’nın komünist olmasının nedeni, Darwinist-materyalist olması. Komünizmin kökeni Darwinizm, materyalizm. Darwinizm-materyalizm gitti mi komünizm de gider.
(A9 TV; 22 Ocak 2013)
Adnan Oktar
-
Müminin mümine iltifatı gönül açar, muhabbete sebep olur. Bir insana sürekli aleyhte konuşmak, sürekli eleştirmek gönlünü karartır, ızdırap verir. Güzel olana, hak olana hakkını teslim etmek lazım.
