Kürt kardeşlerimizi kendilerince rencide edecek aleyhte yazdıkları her şey döner onlara yapışır. Altın hiçbir şekilde etkilenmez. Kürt kardeşlerimiz altındır. Kirli adamların aleyhte konuşmaları Kürt kardeşlerimize zerre kadar etki yapmaz. Onların yiğitliği, üstünlüğü tescilli.
Vatandaş Güneydoğu’da pislikten tiksinir gibi PKK’dan tiksiniyor. Kürt kardeşlerimiz çok onurludur, çok gururludur, haysiyetine düşkündür. Bir adam onu tehdit ettiğinde bu onun çok ağırına gider. Benim gururlu, dik başlı, delikanlı, kabadayı kardeşlerime bu acıyı devlet yaşatmasın.
Devletin televizyonları var, gerekirse gazete de çıkartır ama TRT Avaz’ı kullanabilir, TRT Şeş’i kullanabilir. Devlet PKK’ya karşı muazzam anti komünist propaganda yapabilir.
Güneydoğu’da PKK’lıları demokrasi adına, özgürlük adına başıboş bırakmak alan kaybına sebep olur ve alanda vatandaşın ezilmesine sebep olur. Vatandaş komünist olmadığı halde “komünistim” diyor. PKK’lı olmadığı halde “PKK’lıyım” diyor, bu çok büyük bir eziyet.
PKKlılar Güneydoğu’da müthiş bir alan çalışması yapmışlar. Bir mafya hakimiyeti var, devlet mafya hakimiyetine karşı vatandaşını korumakla mükellef.
CHP'nin çok atılımcı, çok atak olması lazım ve çok yenileyici bir ruha sahip olması lazım. Özellikle Atatürk’ün dindarlık anlayışını iyice benimseyip, partiye hakim etmesi gerekiyor.
Bağnaz ayrıdır, Müslüman ayrıdır. Şirk koşan ayrıdır, şirk koşmayan Müslüman ayrıdır. Ben şirk koşanı eleştiriyorum. Farkında olmadan müşrik olanı eleştiriyorum. Bağnaz olanı eleştiriyorum. Müslüman Kuran’a uyana denir.
İslam dini dehşet dini gibi gösteriliyor. O yüzden bu antipati meydana geliyor. Diyorlar ki: “İslamofobi.” Dehşetefobi var, dehşetten korkuyor insanlar. Bir dehşet sisteminden bahsediyorsun sen, İslam diye tanıtıyorsun. Dehşetin adını İslam koymuşsun. İslam dininde şefkat, merhamet, sevgi sanat, estetik, bilim, güzellik her şey var.
Müslümanlar sanata, müziğe, kadınların dekolte giyinmesine karşı oldukları müddetçe Avrupa da artık bunlardan yaka silkiyor. Heykele, resme, müziğe, eğlenceye, kadınların gülmesine, sokağa çıkmasına, dekolte giyinmesine, erkeğin sakalını kesmesine karşılar ve cezaları da hep ölüm.
Türkiye’nin, modern ülke olduğunu iyice vurgulaması gerekiyor. Kadın haklarına son derece sahip çıkan, sanatı, güzelliği, estetiği, bilimi savunan demokratik bir ülke olduğumuzun iyice vurgulanması lazım. Bağnazlığa yatkın bir ülke görünümü oluştu. Onu tamamen ortadan kaldırmamız lazım.
Devlet Şeş TV’yi davul zurna havasına ayırmasın da, komünizmin geçersizliğini anlatacağımız, Darwinizm’in geçersizliğini anlatacağımız, Stalinizm’in korkunçluğunu anlatacağımız programların yayınlandığı bir kanala çevirsin. Bu çok hayati.
Bizim ev ev, sokak sokak Güneydoğu’da anti-komünist, anti materyalist propaganda yapmamız mümkün değil ama Şeş TV’yle bu çok rahat yapılabilir.
Şu an PKK bir alan çalışması yapıyor. Çünkü bunların anlatım yapması, propaganda yapması için sakin ortama ihtiyacı var. Polisin, jandarmanın müdahale etmemesi gerekiyor. Adamlar kahvehanelerde, sokaklarda, dağlarda, taşlarda politik propaganda, komünizm propagandası yapıyorlar.
Tek PKK var, tek yönetim var; Abdullah Öcalan’ın yönetimi, o kadar. “Silah bırakacaklar” “Dağdan inecekler” bunlar halkı yanlış bilgilendirip zaman kazanmak için söylenen sözler. O arada PKK gelişme gösteriyor. Mesela illere hâkim oluyor, mahkemeler kuruyor, valiler atıyor.
Hapiste on binlerce askerimizi, polisimizi şehit eden katiller var, bunların bırakılması diye bir konu olmaz. O zaman cinayet serbest anlamına gelir. O zaman Türkiye yerle bir olur, Allah esirgesin.
Devletin bize TRT6’yı- ŞEŞ TV’yi açması lazım. Biz konferansla koca Güneydoğu Anadolu’yu bitiremeyiz. Devletin profesörleri, doçentleri var. Biz bilgiyi verelim, onlar da çıksın anlatsınlar. Bunun dışında olmaz.
Ortadoğulu’yu Ortadoğulu’ya yok ettirip İslam’ı Müslümanlar’ı kendi alanında boğmak istiyorlar. PKK da kahpe, kalleş, pislik bir yapılanma olduğu için en müsait bunları buldular.
Deccaliyet, İslam dinini komünistleştirdiği Müslümanlarla ortadan kaldırmayı düşünüyor.
Deccaliyet Türkiye’de bir deccal sistemi kurup, bütün Ortadoğu’yu, deccallaştırdığı insanlarla mahvetmeyi düşünüyor. O arada Amerikan askerini, Avrupa askerini kullanmak istemiyor. Komünistleştirdiği Ortadoğu halklarını kendi insanlarına karşı kullanmak istiyor.
Cumhuriyet hükümetini ve devleti yıkmaya çalışan bir sistem var; PKK’nın özelliği bu. Amacın açık; devleti yıkmak. Onun yerine komünist bir devlet kurmak. Güneydoğu’yu parçalamak, geri kalan yerleri de işgal etmek. Abdullah Öcalan’ın düşüncesi Marksist, Leninist, Stalinist bir düşüncedir.
Bütün milletler sevilirse her millet rahat eder. Ama ben bir millete zulüm yapacağım dersen, her millete zulmün kapısı açılıyor, olmaz böyle şey. Seviyorsan herkesi seversin, sevmiyorsan hiç kimseyi sevmezsin.