Başbakanımız Müslümanlara hep saygılı olmuştur. Bu yüzden Allah daima yolunu açıyor.
(A9 TV; 19 Kasım 2012)
Adnan Oktar
-
Başbakanımız çok şuurlu bir Müslüman, kendisiyle iftihar ediyoruz.
(A9 TV; 19 Kasım 2012)
Adnan Oktar
-
Başbakanımızın güzel üslubu kendisine hayır ve bereket getiriyor.
(A9 TV; 19 Kasım 2012)
Adnan Oktar
-
Kuran’da olmayan bir haramı kabul etmeyiz. Kuran’da yazmayan bir helali de kabul etmeyiz. Kuran’da varsa tamam. Kuran’da yoksa yoktur. Bize hurafeyle gelirlerse kabul etmeyiz.
(A9 TV; 16 Kasım 2012)
Adnan Oktar
-
Atatürk’ün gizlenen vasiyetinde Mehdi (as) açık açık anlatılıyor. İttihad-ı İslam da açık açık anlatılıyor. Herhalde Mehdi (as)’a nasip olacak açıklamak, inşaAllah.
(A9 TV; 16 Kasım 2012)
Adnan Oktar
-
Allah insanları Mehdi (as)’a mecbur ediyor. Mehdi (as)’a dikkat çekiyor. Zaten şu an Museviler de yaşanan olayları Mesih’in çıkış alameti olarak görüyorlar.
(A9 TV; 16 Kasım 2012)
Adnan Oktar
-
Filistin’de şu an akan kan Mehdi (as)’ın zuhur etmemesindendir. Yani Kral Mesih’in, Moşiyah’ın zuhur etmemesindendir. Bu bir bela olarak, felaket olarak geliyor. Mehdi (as) çıktığında damla kan akmaz. Kimse de korku yaşamaz.
(A9 TV; 16 Kasım 2012)
Adnan Oktar
-
Şehit olan çocuklar hiç acı çekmezler. Kuzu gibi. Zerre milim acı çekmez. Bir sebebi yok, imtihan olmadıkları için doğrudan cennete alınıyorlar. Küçük çocuk olarak cennette hep öyle kalıyorlar sevilmek için. Cennet ekibi oluşuyor bu köftelerle.
(A9 TV; 16 Kasım 2012)
Adnan Oktar
-
Ahir zamanda Mehdi (as)’ın çıkış alametlerindendir duhanın zuhuru. Anarşi, terör, ekonomik kriz, sıkıntı ve bunalımın olması, ona duhan deniyor. Yani sıkıcı ortam, bunaltıcı ortam.
(A9 TV; 16 Kasım 2012)
Adnan Oktar
-
Peygamberimiz (sav) mehdilerinen büyüğüdür. Velayet açısından en büyük mehdi odur. Gelmiş geçmiş en büyük velidir. Peygamberimiz (sav) gelmiş geçmiş en büyük resul ve nebidir. En büyük peygamberdir, inşaAllah.
(A9 TV; 16 Kasım 2012)
Adnan Oktar
-
Gazeteciler hür olsunlar, istedikleri gibi eleştiri yapsınlar. Eleştiri önemlidir. Hatta alabildiğine özgür olsunlar. Bu Türkiye’yi güzelleştirir. Suskun Türkiye tehlikeli olur. Doğru bildiklerini anlatsınlar.
(A9 TV; 16 Kasım 2012)
Adnan Oktar
-
Şeytan devreye girmiş, kardeşi kardeşe düşürüyor. İsrailoğulları ve İsmailoğulları aynı peygamberlerin evlatları. Bölge Allah’ın izniyle güzelleşecek ama Mehdi zuhur ettiğinde inşaAllah.
(A9 TV; 16 Kasım 2012)
Adnan Oktar
-
Peygamberlere, mehdilere ısrarla delilik iddiası var Kuran’da. Ehli küfür hep öyle diyerek iftira atıyor.
(A9 TV; 16 Kasım 2012)
Adnan Oktar
-
Ahir zamanda kalem hâkim olacak. Satır satır yazılar hakim olacak. Demek ki iyi yazan, iyi anlatan, iyi telkin eden, iyi ispatlayan kimse dünyaya o hâkim olacak. Kuran’da buna bir işaret var. (Kalem Suresi, 1)
(A9 TV; 16 Kasım 2012)
Adnan Oktar
-
Kasırgayla Allah insanları tehdit ediyor. Kasırga hakikaten bir mucizedir. O derece hızlı ve yıkıcı güce sahip bir rüzgâr dünyada Allah tarafından bir imtihan konusu olarak yaratılmıştır.
(A9 TV; 16 Kasım 2012)
Adnan Oktar
-
Filistin’de de gençler İttihad-ı İslam’ı istediklerine dair çok güçlü bir üslup kullansınlar ve “Yarabbi bize Mehdi (as)’ı göster, İsa Mesih’le görüşmeyi bizlere nasip et” diye Allah’a dua etmeleri lazım. Ve yüksek sesle bunun duyulması lazım. O zaman o bölgeye bereket gelir, güzellik gelir. Onun dışında felaket bitmez.
(A9 TV; 16 Kasım 2012)
Adnan Oktar
-
İsrail’de de Moşiyah’ı halk, dindarlar büyük bir coşkuyla Allah’tan istemeleri lazım. Gürül gürül sokaklarda dua etmeleri lazım. Duyulsun, “Yarabbi bize Moşiyah’ı göster” diye.
(A9 TV; 16 Kasım 2012)
Adnan Oktar
-
Filistin’de biz İttihad-ı İslam’ı duymuyoruz. Bunu bir duyalım. Allah öbür türlü bereket vermiyor. “Yarabbi bizi Mehdi (as)’a kavuştur, İsa Mesih’i görmekle bizi şereflendir” diye dua etmeleri lazım.
(A9 TV; 16 Kasım 2012)
Adnan Oktar
-
Mehdi (as) olmadan barış olmuyor. Her iki taraf Filistin ve İsrail için de Moşiyah Mehdi (as) ilaç gibi adeta, mutlaka şart. Yoksa bunun önü sonu gelmez, gelmiyor da. Boş yere acı çekiyorlar.
(A9 TV; 16 Kasım 2012)
Adnan Oktar
-
Darwinizmin tahribatını fıkıhla ortadan kaldırmak mümkün değildir. Bilimsel ve felsefi anlatım gerekir.
