PKK’nın ancak imanla, Kuran’la, iman hakikatleriyle yani Mehdiyetle ezilmesi mümkün. Tamamen kökünden kazıyacak şekilde net netice alınacak bir durum bu. Onun dışında, müthiş bir mücadele olacaktır ve hiçbir netice alınamayacaktır.
Hakaret hürriyeti, saldırma hürriyeti, küfretme hürriyeti, vurma kırma hürriyeti olmaz. FİKİR HÜRRİYETİ OLUR, KÜFÜR HÜRRİYETİ OLMAZ.
Terörü tarihe geçirecek, barışın, kardeşliğin tamamen oturduğu, savaşların bittiği, kargaşanın bittiği bir sistem ancak Mehdi (as) ile mümkündür. Onun dışında her hükümet, durumu muhafaza ile görevlidir.
Musevilerin Tevrat’ı çok iyi öğrenecekleri, Kuran’ı da iyi öğrenecekleri, İncil’i de çok iyi öğrenecekleri, genel kültürlerini çok çok artıracakları döneme girdik. Artık bu dönem kültürün, bilimin, sanatın, estetiğin, güzelliğin, iyiliğin hakim olacağı yıllar olacak inşaAllah.
Şu an çok acı bir tablo var dünyada. Tek çözümün Mehdiyet ve Mesihiyet olduğunu Tevrat da, Peygamberimiz (sav)’in hadisleri de bizlere gösteriyor. Bu konuda direnmek sadece vakit kaybetmek olur. Ve insanların acısının daha artmasına sebep olur.
Kral Mesih konusunda direnmeleri yersiz. Kral Mesih onlar için bir nimet ve güzelliktir, hayırdır, berekettir.
KRAL MESİH ÇIKMADAN ACI BİTMEZ. Her yerden, her olaydan, her düşünceden bir ızdırap kaynağı oluşacaktır. İnsanların buna sosyal yönden, siyasi yönden diğer bilimleri kullanarak çare bulmaları mümkün değildir. Çare bulsalar bu perişanlığı yüz yıldan beri yaşamazlardı.
Benim, Musevilerden ricam Musevilerin mezhep ayrılıklarını kaldırıp bir araya gelmeleri, kardeş olmaları ve topluca büyük meydanlarda toplanarak İbranice, Allah’a “Yarabbi bize Mesih’i göster. Yarabbi bize Davutoğlu’nu gönder. Geldiyse artık onu görelim. Bize onları lider haline getir. Onun ve talebelerinin gücünü bize göster. Bizlere onunla destek ver.” diye dua etmelerini istiyorum ki Tevrat’ın da bir hükmüdür bu.
Yobazlığın zaten ana düşüncesi “benim gibi olmayan yaşamasın”dır. Ama bizler yani Hz. Mesih taraftarları, Hz. Mehdi (as) taraftarları daima barışı, kardeşliği savunuyoruz. Fikir hürriyetini savunuyoruz. Aydın olmayı, bilimle hareket etmeyi, sanatla hareket etmeyi, Allah’ın hükümlerine sıkı sıkı sarılmayı hedefliyoruz.
Sevgi dolu, merhametli, barışsever, insancıl, akıllı, son derece samimi, son derece sanattan, bilimden, estetikten hoşlanan, tertemiz, insanları kendisi gibi koruyup kollayan, her inançta insana saygı duyan, hepsini kendisine sunulan nimetleri de aynı şekilde onlara da layıktır diye düşünen, halis, candan insanlar olmak durumundayız. O zaman Allah dünyaya hâkim edecek. Biz de onun için gayret ediyoruz.
Her dinde yobaz çok tehlikelidir. Musevi’de de yobaz tehlikeli, Müslüman’da da yobaz tehlikeli, Hıristiyan’da da yobaz tehlikeli.
İsrail’de dindarlık son yıllarda hızla yayılmaya başladı. Allah inancı hızla yayılmaya başladı. Daha önce ateistlik, komünist düşünce, sol düşünce, Marksist düşünce hâkimken şu an dindarlık hakim olmaya başladı. Bu da Kral Mesih’in geldiğinin alametidir.
İsrail’i dinsiz yapmak istediler. Allah bu fitneyi ortadan kaldırdı. İsrail’de buna müsaade etmedik. Darwinizmin, materyalizmin geçersizliğini anlatan İbrani dilinde yazılmış kitapları İsrail’e gönderdik ve fikren Darwinistler’in belini kırdık İsrail’de.
Dünya Allah’ın. İsrail Allah’ın, bütün bölge Allah’ın. Bizim rahat yaşamamız için, güzel yaşamamız için, ahirette de güzel yaşamamız için Allah’la birebir bağlantı içinde olmamız gerekiyor. Allah’ı çok sevmemiz, bütün kalbimizle ona bağlanmamız gerekiyor. Ve gönderdiği Mesih’ine de derin bir saygı, derin bir sevgi duyarak bağlanmamız gerekiyor. Eğer bunu yapmazsak hâşâ Allah’a savaş açmış oluruz.
Allah Moşiyah’ı gönderdi, vakit tamam. 2012’dir, Tevrat’taki işaret budur. “Biz Hz. Mehdi (as)’la, Moşiyah’la halletmeyiz; kafayla, aklımızla hallederiz. Siyaset bilimiyle hallederiz” derlerse bu acı, ızdırap devam eder.
Tevrat’ın sözünü dinleyelim, Peygamberimiz (sav)’in sözünü dinleyelim. Hz. Mehdi (as)’a tabi olalım, Hz. Mehdi (as)’ı arayalım, Hz. Mehdi (as)’ı bulalım.
Gerçek bir Musevi’nin Hz. Moşiyah’a yani Hz. Mehdi (as)’a tabi olması şart, farz. Müslümanlar için de aynı şekilde Hz. Mehdi (as)’a tabiiyet ve Hz. Mehdi (as)’ı aramak şart.
Her Musevi’nin yapacağı, Allah’tan Moşiyah’ı bir an önce göstermesini, Moşiyah’a tabi olmayı istemeleridir. Bunun dışında Allah rahatlık vermeyeceğini Tevrat’ta gösteriyor.
Moşiyah’ın yani Hz. Mehdi (as)’ın çıkışıyla Hz. Süleyman (as)’ın mescidi yeniden yapılacaktır. Sınırlar kalkacaktır.
MUSEVİLERİN YAPACAĞI DA MÜSLÜMANLARIN YAPACAĞI DA HZ. MEHDİ (AS)’DA YANİ MOŞİYAH’DA İTTİFAKTIR. Onun dışında hiçbir şekilde ne bir anlaşma olur, ne huzur olur, ne güven olur. Ne de bu tedirginlik, kargaşa son bulur.
RESULULLAH (SAV)’İN DE MÜJDELEDİĞİ, TEVRAT’TA DA 3000 YIL ÖNCE MÜJDELENEN HZ. MEHDİ (AS)’IN DEVRİNDEYİZ. Aklın, bilimin, sanatın, estetiğin, güzelliğin, demokrasinin hâkim olduğu; düşmanlığın, kavganın, kinin kalktığı çok güzel altın çağa girmiş bulunuyoruz. Allah mübarek etsin.