Yaşananları eleştirirken küresel güç diye genel bir eleştiri yapmak değil doğrudan İngiliz derin devletinin oyunu olduğunu söylemek önemlidir.
Münafık müminlerle tartışmak için, kendi düşük aklınca müminlerin açığını bulmak için Kuran'ı öğrenir.
Münafık çok nankör olur, yapılan iyilikleri görmez. Sadece şikayet edeceği konuları gündeme getirir, hep kusur bulmaya çalışır.
Münafığın içi fokur fokur lağım kaynar, Müslümanları sevmez. İçindeki fesat ve pislik hiç ölmez, fırsat bulduğunda yine alçaklık yapar.
Münafık her şeyin kendi hakkı olduğunu zanneder. Sahip olduklarının Allah'ın lütfu olduğunu düşünmez, kendi zekasıyla elde ettiğini düşünür.
Münafık düşük aklınca kendisini Müslümanlara karşı Kuran'la korumaya çalışır. Müslümanlara akıl almaz iftiralarda bulunur.
Münafık hiçbir şeyden ibret almaz. Hastalık, dert münafığı akıllandırmaz, daha da azgınlaşır.
Münafık karanlıkta uçan yarasa gibidir. Ahlaksızlık yapmak için uygun ortamı bekler.
Münafık kaya porsuğu gibi sinsice bekler, ilk imkanda yine pislik ve ahlaksızlık yapar. Bu yüzden münafık üzerinden dikkat dağılmamalı.
İngiliz derin devleti başta Rusya'ya karşı olmak üzere seri cinayetlere başladı. Doğal ölüm gibi göstererek suikast yapıyorlar.
Mehdi'nin ve İsa Mesih'in zuhurundan önce çok büyük olaylar olacak, hiçbir kardeşimiz fütur getirmesin, sarsılmasın, sonu hayır olacak.
Bazıları kendi akıllarına göre gülmeyi Müslümanlara yasaklıyorlar. Oysa mümin iman sevinci ve neşesi içinde yaşar.
Kendisine saygısı olmayan, kavgaya yatkın, sürekli küfürle konuşanlar nefret dolu hayatı makul görüyorlar. Böyle hayat olmayacağını anlatmalı.
Sevgisiz, öfke dolu, küfürsüz konuşamayan, ufukları dar insanların eğitimi için Devlet özel bir eğitim programı uygulamalı.
Musevilerin beklediği Moşiyah ile Mehdi aynı kişidir. Mehdi'nin hakimiyeti İslam ahlakının hakimiyeti demektir.
Neşe, sanat ve güzellik olmayan İslam iddiası, İslam'ın haşa bitmesi için şeytanın oynadığı bir oyundu. Bu oyunu biz bozduk.
Peygamberimiz Mehdi'nin taş kalpleri elmaslaştıracağını bildirmiştir. Mehdi dünyanın sevgi öğretmenidir.
Allah Kuran'ı insanların öğüt alması için kolaylaştırdığını bildiriyor. Şirk zihniyetindekiler ise Kuran anlaşılmaz diye yalan söylüyorlar. (Kamer Suresi, 17: Andolsun Biz Kur'an'ı zikr (öğüt alıp düşünmek) için kolaylaştırdık. Fakat öğüt alıp-düşünen var mı?)
Din gelenekçi Müslümanların gösterdiği gibi güç değildir, kolaydır. Şirke alışmış olanlar dinin kolay olduğunu görünce hayret ediyorlar. (Hac Suresi, 78: Allah adına gerektiği gibi mücadele edin. O, sizleri seçmiş ve din konusunda size bir güçlük yüklememiştir, atanız İbrahim'in dini(nde olduğu gibi). O (Allah) bundan daha önce de, bunda (Kur'an'da) da sizi "Müslümanlar" olarak isimlendirdi; elçi sizin üzerinize şahid olsun, siz de insanlar üzerine şahidler olasınız diye. Artık dosdoğru namazı kılın, zekatı verin ve Allah'a sarılın, sizin Mevlanız O'dur. İşte, ne güzel mevla ve ne güzel yardımcı.)
İran'ı uzun süre tehdit olarak gösterdiler, bu oyunu Türkiye bozdu. İran ile Türkiye'nin dost olması için biz de ilmi çalışma yaptık.
Allah bizim Sevgilimiz, biz Allah'tan uzak olmayız. Her nerede ne yapıyor olsak Allah'ı anarız. İslam hayatın dışında değildir.