Alıntılar
Bağnazlar Müslümanların üstüne öyle ağır yük yüklediler ki, Müslümanları adeta delirttiler. Sağa dönemiyor, sola dönemiyor, gülme yasak, hanımların konuşması yasak. Allah senin gülmeni ister, neşeli olmanı ister. Niye canını yakıyorsun durduk yere? Kendi kendilerine yasaklar çıkartıyorlar. Gül, istediğin gibi gül, istediğin gibi gez, evine resim de as, heykel de bulundur, genç kızlar istedikleri gibi makyaj yapsınlar, bakımlı olsunlar; genç delikanlılar dans etsin, eğlensin. Kuran’a göre hepsi de helal. Münafık, Kuran’la Peygamber (sav)’i kendince kandırmaya çalışıyor. Diyor ki “Allah ayette ailenizi koruyun demiyor mu?” diyor, “Ticaret helal yol olarak gösteriliyor, ben bunu yapıyorum” diyor. Tamam da, her şeyde Allah’ın rızasının en çoğunu araman lazım, dürüst ve samimi olman lazım. Orada Müslüman hanımlar, mazlum Müslümanlar şehit ediliyorlar, sen ticaretten bahsediyorsun. Haysiyetsizlik yapma, aklını başına al, deliliği bırak. Orada adam öldürülüyor, Müslümanlar şehit ediliyor, senin ticaretin daha mı önemli, bu kadar mı akılsızsın? Gençlerle yaptığımız sokak röportajlarında egoistliğin büyük oranda ortadan kalktığını, bağnazlığa kapalı, Allah’a iman eden, Kuran Müslümanlığını kabul eden, aydın, sevecen, sevgi dolu, güzelliği ve kaliteyi arayan bir nesil yetiştiğini görüyoruz. Bu, Mehdiyet’in etkisini, Allah’ın lütfunu bizlere gösteriyor. Mehdiyete hikaye gözüyle bakanların uğraşmalarına rağmen kendi kafalarında bir nesil yetiştiremediklerini, gelenekçi içe kapalı bir nesil yetişmediğini görüyoruz. Tam tersine çok olumlu, aydın, hayat dolu, Allah’ı çok seven, dindar, neşeli, ufku geniş bir nesil yetiştiğini görüyoruz. Şehitlerimizi Allah nuruyla sarsın. Onları yüksek mertebelerinden dolayı tebrik, taziz, takdir, tahsin ediyoruz. Allah da takdir, tebrik etsin. Allah Kuran'da şehitlerin sevinç içinde olduklarını bildirmiştir. Müminler için şehitlik sevinç duyulacak mübarek bir makamdır. (Ali İmran Suresi, 169-170-171: Allah yolunda öldürülenleri sakın 'ölüler' saymayın. Hayır, onlar, Rableri Katında diridirler, rızıklanmaktadırlar. Allah'ın Kendi fazlından onlara verdikleriyle sevinç içindedirler. Onlara arkalarından henüz ulaşmayanlara müjdelemeyi isterler ki, onlara hiçbir korku yoktur, mahzun da olacak değillerdir. Onlar, Allah'tan bir nimeti, bir fazlı (bolluğu) ve gerçekten Allah'ın mü'minlerin ecrini boşa çıkarmadığını müjdelemektedirler.)