

 
Yapraklar Sonbaharda Neden Dökülür?
Sonbahar
yaklaşıp günler kısalmaya başladığında, yaprak hücreleri sonbaharın
gelmek üzere olduğunu anlar. Bunun üzerine ilk olarak yaprağın büyüme
hormonu, üreme oranını düşürmeye başlar. Bu işlemin ardından, yaprak
sapının dala bağlandığı noktada yeni hücreler ürer. Bu hücreler,
sanki biri kendilerine ne yapmaları gerektiğini bildirmiş gibi bu
bağlantı noktasının üzerinde mantardan bir yatak oluştururlar. Bu
noktaya "Apsis noktası" denir. Bu mantardan yatak, yaprağın
dala olan bağlantısını oldukça zayıflatır.
Tam bu sırada, yaprak hücreleri bu sefer "etilen"
olarak bilinen yeni bir hormon üretmeye başlarlar. Bu gaz biçimindeki
hormon yaprağın dala bağlantısının zayıflatılması işlemini daha
da hızlandırır. Bağlantının zayıflamasıyla yaprak en ufak bir esintide
dahi daldan düşecek duruma gelir.
Hücrelerin görevi, yaprağın düşmesi ile tamamlanmaz.
Bu defa hücreler, apsis noktasında, yaprağın kopmasından meydana
gelen yaranın üzerini hemen bir mantar tabakası ile kaplar ve böylece
yarayı tedavi ederler.
Her sonbahar yerde gördüğünüz yapraklar, burada kısaca
anlatılan biyokimyasal olaylardan geçerek dökülürler.
Belki bugüne kadar varlığını hiç düşünmediğimiz bu
ağaç hücreleri, ardı ardına gerçekleştirdikleri işlemlerle adeta
akıl ve bilinç gösterisi yapmaktadırlar. Bir düşünelim:
- Ağaç hücreleri, sonbaharın gelmek üzere olduğunu nasıl anlayabilmektedir?
- Sonbaharın yaklaştığını anladığında hangi irade, akıl ve bilinçle
yaprakları üzerinden atmak için hazırlık yapmaya başlamaktadır?
- Bu hücreler, büyüme hormonu, mantar, etilen gibi kompleks kimyasal
maddeleri üretmeyi, bunların formüllerini, etkilerini, faydalarını
nereden bilmektedirler?
- Aynı hücreler, ağacın yarası olduğunu nasıl fark edip, bu yaranın
mantarla tedavi olacağını nasıl bilmektedirler?
- Bunların dışında bu hücreler, aynı hormonları neden yazın veya
ilkbaharda değil de, sadece sonbaharda üretmektedirler? Onlara
bu emri veren, bu yolu gösteren kimdir?
|