Vibrissae olarak da bilinen
çoğunlukla yüzlerinde ve gözlerinin üzerinde bulunan bıyıkları ise
çok hassastır. Bu hassas kıllar karanlıkta veya iyi göremediklerinde
yollarını bulmayı sağlar. Bunlarla havadaki titreşimleri hissederler.
Bunun için bazen ayaklarındaki kılları da kullanarak yerden gelen
titreşimleri hissederler. Büyük kedilerin gırtlağı, çoğu yerinin
kemik yerine kıkırdak olmasından dolayı daha esnektir. Bu sayede
kükreyebilirler. Tüm kedilerin omurga kemikleri çok esnektir her
yönde kıvrılabilirler. Bu, iç organlarının düştüklerinde daha az
zarar görmesini sağlar.
Aslanlar büyük gruplar halinde yaşarlar
Sosyal gruplar
halinde yaşayan aslanlar 'en sosyal büyük kedi' olarak tanımlanır.
Onların bu sosyal gruplarına ise "pride" adı verilir. Bir pride
içinde çoğunluğu dişi olan yaklaşık 30-40 kadar aslan bulunur. Yani
aslanlar büyük aileler halinde yaşarlar. Diğer sosyal hayvanların
aksine dişiler arasında hiyerarşi yoktur. Gündüzleri genellikle,
hep birlikte uyuyan aslanlar, havanın serinlediği saatlerde ise
avlanma hazırlıklarına başlar. Her biri tek tek, ava farklı yönden
yaklaşır. Avlanmayı genellikle yelesiz oluşlarıyla ayırt edilebilen
dişiler yapar. Aslan, avına yaklaşık 20 metre mesafeye kadar sürünerek
yaklaşır. Hiçbir aslan tok olunca avlanmaz ve aynı anda birden fazla
hayvan avlamaz. Yani bu tok gözlü hayvanlar sadece gerektiği zaman
ve yeterince avlanırlar.
Aslanlar iletişim için işaret bırakma yöntemini kullanırlar. Topraklarının
sınırlarını üre bırakarak belirlerler. Bu diğer aslanlara karşı
bir uyarıdır: 'burada başka bir pride yaşıyor, girmeyin!'
Jaguarların dünyası
Güney Amerika'da yaşayan tek büyük kedi olan jaguarlar genelde
leoparlarla karıştırılsalar da onları ayırt etmenin en iyi yolu
postlarındaki yonca şeklinin merkezinde bir siyah noktacığın bulunması
ve daha kısa olan kuyruklarıdır. Ormanda yaşayan jaguarların postu
daha koyu renklidir. Bu onlara ışığın süzülerek geldiği loş ormanda
avlanırken daha iyi kamufle olma imkanı tanır. Diğer büyük kedilerin
aksine jaguarın hiç düşmanı yoktur. Bu güçlü kediyi avlamaya çalışan
başka bir hayvan bulunmaz. Çok iyi yüzücü oldukları gibi çok da
iyi tırmanıcıdırlar. Usta bir balıkçı olan jaguarlar, karada avladıkları
hayvanları ağaçlara çıkıp yerler. Diğer büyük kedilere kıyasla çok
güçlü bir çeneye sahip olan jaguar avını tek bir ısırıkta avlar.
Dişiler ve erkekler sadece çiftleşmek için biraraya gelirler.
Leoparların desenleri birbirinden farklıdır
Afrika ve Güneydoğu Asya'da yaşayan leoparlar postlarındaki özel
desenden kolayca tanınırlar. Yalnız bu özel desen yeryüzündeki her
leopar için farklıdır. Postlarının rengi yaşadıkları yere göre değişiklik
gösterir. Düzlüklerde altın rengi ile sarı arasında, çölde sarı
krem rengi arasında değişir, dağlık ve ormanlık bölgelerde ise koyu
altın renginde olurlar. Siyah olanları ise kara panter olarak bilinir.
Son derece güçlü boyun kaslarına sahip olan leopar kendi vücut ağırlığının
3 katı ağırlığında bir avı taşıyabilir. Avlarını da tıpkı jaguarlar
gibi ağaçta yerler. Genellikle yalnızdırlar fakat bulundukları toprağı
sahiplenirler.
Puma en güçlü kedi
Puma, en saldırgan
kedi türlerinden biri olarak bilinir. Oturdukları yerden 12 metre
yükseğe kadar atlayabilen pumalar ağaca tırmanma uzmanıdırlar. Kendi
ağırlığının 8-9 katı bir hayvanı yere serebilen pumalar dünyanın
en kuvvetli kedisi olarak kabul edilirler. Doğduklarında mavi olan
gözleri giderek sarı-yeşile döner. Diğer kedi türleri gibi kükreyemezler.
Kaplanlar
Asya'da yaşayan kaplanlar diğer büyük kedilerden postlarının üzerindeki
yatay kesik çizgilerle kolayca ayırt edilirler. Bu desenler tıpkı
insanlardaki parmak izleri gibi yeryüzündeki her bir kaplanda farklıdır
ve vücutlarının her iki yanında bulunur. Yalnız avlanırlar ancak
avı aileleri ile birlikte yerler. Kaplanın postundaki çizgiler özellikle
çimenlik bölgelerde, çimenlerin yere düşen gölgesi gibi görünerek
avına karşı bir kamuflaj görevi görür. Kuyrukları ise hızla koştuklarında
bir denge unsurudur.
Görüldüğü gibi doğadaki en vahşi hayvanlar olarak tanımlanan büyük
kedilerdeki bu mucizevi sistemler evrim teorisinin geçersizliğini
bir kez daha ortaya koyarken, önemli bir gerçeğin de delillerini
oluşturmaktadır: Tüm evreni üstün bir Yaratıcı'nın yarattığı ve
her bir canlının, Yaratıcımız olan Allah'ın ilhamı ile davrandığı
gerçeğinin. Akıl ve vicdan sahibi her insan bu davranışların ancak
tüm canlıların hakimi olan Allah'ın gücü ve denetimi altında oluşabileceğini
kolaylıkla kavrayacaktır.
|