Bu ise deniz altı canlılarının
bir anda eksiksiz olarak ortaya çıktıklarını yani tümünü Allah'ın
yarattığını bize kanıtlar. Şimdi deniz altındaki canlıların hayranlık
uyandıran özelliklerine birkaç örnek verelim:
Balıkların Yüksek Verimli Yüzme Teknikleri

Allah balıkları suyun içinde zorlanmadan hareket etmelerini
sağlayacak bir vücut şekli ile yaratmıştır. Balıkların, ön tarafı
oval, arka tarafı sivri bir mekiğe benzer vücut yapısı suyun
sürtünme etkisini en aza indirir. Bazı balıklar örneğin Vatoslar
böyle bir forma sahip değildir. Ancak bu balıklar da, su içinde,
zorlanmadan hareket edecek başka ideal formlara sahiptir. |
Hemen hemen tüm makineler sabit bir eksen etrafında, sabit bir
dönme hızında hareket eden ve şaft denen parçalar aracılığı ile
güç üretirler. Hayvanlar da güç üretirler, ancak onların çalışma
sistemi makinelerden çok farklıdır. Hayvanların bütün vücutları
kan damarları ve sinirlerle sarılmıştır. Bu nedenle makinelerden
çok daha mükemmel bir tasarıma sahip olan ve ileri-geri hareket
eden manivelaya benzeyen yapılar sayesinde hareket ederler. Canlıların
güç üreten motorları, büzülüp esneme özelliğine sahip olan kaslarıdır.
Bu motorların bir örneğine su canlılarında rastlamak mümkündür.
Su altı canlılarındaki her bir manivela birbirine öyle bir biçimde
bağlanmıştır ki, hareket tek bir düzlemde gerçekleşir. Bu hareketi
balıkların sudaki yüzüşünü düşünerek gözünüzde canlandırabilirsiniz.
Balığın omurgası, yerde kıvrılıp giden bir yılan gibi devamlı olarak
sağa sola kıvrılır.
Bir balığın yüzebilmesi için kuyruğunu sallaması yeterlidir. Normal
şartlar altında kuyruk bir yöne büküldüğünde, balığın ön tarafının
arka tarafın tam tersi yönde ve aynı şiddette savrulması gereklidir.
Ancak böyle olmaz. Çünkü balıkların vücutlarının ön tarafı bu etkiyi
ortadan kaldıracak biçimde yaratılmıştır.
Aynı zamanda su, hareket esnasında baş tarafa dikey bir kuvvetle
etki eder. Tüm bunlar baş kısmın su içindeki salınımının, kuyruk
kısmındakinden daha küçük olmasına neden olur. İki taraf arasındaki
bu farklılık balığın su içindeki hareketini sağlar. (Harun Yahya,
Doğadaki
Mühendislik)
Balığın ileri doğru hareket hızı, yüzgecin balığın omurgasından
geçen eksenin sağına ve soluna gidiş geliş hızı ile doğrudan bağlantılıdır.
Yüzgeç eksene yaklaştığında hız artar, uzaklaştığında da azalır.
Maksimum Verimli Bir Sistem
Acaba bu sistem ne kadar verimlidir? Dalgalanan bir kuyruk, bir
denizaltının motorları ile kıyaslansaydı nasıl bir sonuç alınırdı?
Cambridge Üniversitesi'nden Prof. Richard Bainbridge ve arkadaşları
bir su altı kamerasıyla yaptıkları gözlemlerle bu sorulara yanıt
aramışlardır. Gözlemler, su altında sakin duran bir balığın korkutulduğunda
müthiş bir hızla harekete geçebildiğini ortaya koymuştur:
Küçük bir tatlı su balığı, 1 saniyede durgun halden 10 vücut
boyu kadar ileri fırlayabilir. 20 cm. boyundaki bir balığın ulaşabildiği
hız ise saatte 8 kilometre kadardır. Balık büyüdükçe hızı da artar.
Prof. Bainbridge, 32 cm. boyundaki bir balığın uzunca bir süre
13 km/saat hızla hareket ettiğini görmüştür. Bu hız balığın kuyruk
sallama sıklığı ile doğrudan orantılıdır. Bir balık kısa sürede
ne kadar çok kuyruk sallarsa hızı da o kadar artar.
Balıklar, yüzerken büyük miktarlarda güç harcarlar. Ancak ani hızlanmanın
balıklar için hayati bir anlamı vardır; çünkü hem avlanmak hem de
avcılardan kaçabilmek için ani hıza ihtiyaçları vardır.
Bazı küçük balıklar, durma noktasından maksimum hızlarına saniyenin
20'de biri kadar kısa bir sürede çıkabilirler. Bu sırada ürettikleri
itme kuvveti kendi ağırlıklarının 4 katı kadar olmaktadır.
Bu verilerin ne anlam ifade ettiğini tam olarak anlamak için şöyle
bir karşılaştırma yapalım: Spor arabalar sıfır km.den 100 km. hıza
4 ila 6 saniye arasında çıkarlar. Maksimum hızlarına ulaşabilmeleri
için daha da fazla zamana ihtiyaçları vardır.
Bütün bunların yanı sıra gözardı edilmemesi gereken çok önemli
bir nokta vardır. Balıklar bu üstün performanslarını suyun içinde
gerçekleştirmekte hem de kimi türlerde akıntıya karşı koymaktadırlar.
Suyun direncinin havadan daha fazla olduğu düşünüldüğünde, balığın
son derece üstün bir performansa sahip olduğu rahatlıkla anlaşılacaktır.
(Harun Yahya, Doğadaki
Mühendislik)
Balıkların Her Yöne Hareketi Nasıl Sağlanır?

Balıklar basit ve sade bir vücut yapısına sahipmiş gibi görünür.
Oysa suyun içinde hareket etmek için kullandıkları sistem ve
mekanizmalar, son model bir arabadaki kadar hassas bir planlamanın
ürünüdür. |
Bilindiği gibi balıkların su içindeki tek hareketi ileri geri yönünde
değildir. Eğer bir balık su içinde aşağı yukarı hareket edemezse
yaşaması mümkün olamaz. Bu problem de balıklarda yaratılan başka
bir tasarım ile çözülmüştür.
Balıkların vücutlarında hava keseleri bulunur. Bu keseler sayesinde
derinlere inebilir veya su yüzeyine doğru çıkış yapabilirler. Balık
derinlere indiğinde, suyun balık üzerindeki fiziksel etkileri de
değişir. Çeşitli derinliklerde değişen bu şartlara uyum sağlama,
hava kesesindeki gazın azaltılıp, çoğaltılmasıyla sağlanır.
Bunların yanı sıra balıkların ağırlık merkezleri de genellikle
hava keselerinden geçecek şekilde tasarlanmıştır. Böylece dengenin
bozulması halinde yüzgeçlerinin çok küçük hareketleriyle balık yeniden
dengesini sağlayabilir veya istediği pozisyonda durabilir.
Büyük bir ilim ve kudret gerektiren bu özellikler, balıkları Allah'ın
yarattığını bize kanıtlayan delillerdendir.
|