“Genom (DNA molekülü) çok fazla bilgi taşıyabilmektedir. Örneğin
bir bakterinin genomu, birkaç milyon sembolden oluşan bir dizidir.
Bir memelinin genomu ise 2-4 milyar sembolden oluşmaktadır. Eğer
bu sembolleri sıradan bir tür kitabın içerisine bassaydınız, bir
bakteri için olan kitap yaklaşık olarak 1.000 sayfa olacaktı...
Bu bilginin hepsi her bir hücrenin küçücük kromozomlarının içerisindedir.”
(Dr. Lee Spetner, Not By Chance, Shattering The Modern Theory
of Evolution, 1998, sf. 30)
Aynı şekilde I. L. Cohen, evrim teorisindeki çelişkileri ve imkansızlıkları
sergilediği kitabı “Darwin Was Wrong”da (Darwin Hatalıydı veya Yanılmıştı)
bir bakteri DNA’sının tesadüfen meydana gelmesinin imkansızlığını
şu şekilde belirtmiştir.
“DNA’nın tesadüfen ortaya çıkma ihtimali oldukça azdır. ‘İhtimal
faktörleri esas alındığında... 84’ün üzerinde nükleotide sahip olan
herhangi bir DNA sarmalı tesadüfi mutasyonların ürünü olamayacaktır.
Bu aşamada ihtimaller 80 x 1050’de 1’dir. Böyle bir sayı
eğer yazılsaydı, şöyle olacaktı:
80,000,000,000,000,000,000,000,000,000,000,000,000,000,000,000,000...
Matematikçiler 1050’nin üzerindeki herhangi bir sayının meydana
gelme ihtimalinin istatistiksel olarak '0' olduğu konusunda hemfikirdirler.
En küçük bakteri de dahil olmak üzere, bildiğimiz herhangi bir tür,
100 ya da 1.000’den çok daha fazla nükleotide sahiptir. Gerçekten
tek hücreli bakteriler, çok özel bir dizilimle sıralanmış olan yaklaşık
olarak 3.000.000 kadar nükleotid sergilemektedirler. Bunun anlamı
şudur: Bilinen herhangi bir türün, tesadüfi olayların -tesadüfi
mutasyonların- ürünü olmasının matematiksel ihtimali yoktur.” (L.
Cohen, Darwin Was Wrong, 1984, sf. 205)
Bakterilerin Üremesi
Bakteriler çoğalmak için çeşitli mekanizmalar kullanırlar. Bu süreçte,
ikiye bölünerek, spor haline gelerek veya eşeyli olarak üreyebilirler.
Bu çoğalma işlemi de, bakterinin ne kadar kompleks bir yapıya sahip
olduğunun diğer bir delilini teşkil eder. Bakteri hücresi bölünmeden
önce kromatin adı verilen yapı bölünür ve yavru hücreler 30 dakika
içinde tam büyüklüğe ulaşarak yeniden bölünmek için hazır olurlar.
Bakteriyel hücre bölünmesi sırasında akıllıca tasarlanmış bir sistem
devrededir. Bu tasarım sırasında meydana gelen DNA kopyalanması
ve hücre bölünmesi, indirgenemez kompleksliğe bir örnektir. Yani
sistemin çalışabilmesi için, sistemi oluşturan bütün parçaların
aynı anda ve eksiksiz olarak birarada bulunmaları gerekmektedir.
Böyle bir durumda evrim teorisinin temel iddiası olan kademeli ve
tesadüfi gelişim fikri, geçersiz bir hale gelmekte ve çürümektedir.
Son yıllarda yapılan çalışmalar bu kompleks sistemin, tahmin edilenden
çok daha karmaşık olduğunu ortaya koymaktadır.
Tek Bir Hücrede Sergilenen Akıl ve Sanat
Buraya kadar verilen örneklerden de anlaşılacağı gibi, bakteriler,
evrimcilerin iddia ettikleri gibi basit veya ilkel canlılar değildirler.
Bütün canlı organizmalarda olduğu gibi, bakteriler de kompleks yapılara
ve mekanizmalara sahiptirler. Hücre içinde gerçekleşen işlemler
ve tek hücreli canlıların üstlendikleri görevler büyük bir uyum
içerisindedir. Yani bakteriler, yaptıkları işler için gerekli olan
ideal tasarıma sahiptirler. Burada ortaya çıkan evrimci yanılgı,
bakteri hücresini, insan hücresi gibi çok farklı amaçlarla donatılmış
bir yapıyla kıyaslamaktan kaynaklanmaktadır. Dolayısıyla böyle bir
karşılaştırma sonucunda bakteri hücresinin, insan hücresine göre
daha ilkel olduğu ortaya çıkmaz. İki sistem de kendi içlerinde en
fazla kompleksliğe sahiptirler. Ancak üstlendikleri görevlere göre
farklılaşmış durumdadırlar.
Tek bir hücrede sergilenen bu akıl ve sanat, kuşkusuz, küçücük
bir varlığa bu muhteşem özellikleri veren Allah’ın yarattığı mucizeleri
ve Allah’ın sonsuz ilmini görmek için büyük bir fırsattır. Bakteriler
ve canlı cansız tüm varlıklar Rabbimize secde ederler. Allah bu
gerçeği bir ayette şöyle bildirmiştir:
“Görmedin mi ki, gerçekten, göklerde ve yerde
olanlar, güneş, ay, yıldızlar, dağlar, ağaçlar, hayvanlar ve insanlardan
birçoğu Allah'a secde etmektedirler. Birçoğu üzerine azab hak
olmuştur. Allah kimi aşağılık kılarsa, artık onun için bir yüceltici
yoktur. Şüphesiz Allah, dilediğini yapar.” (Hac Suresi, 18)
|