
İNCİLLERDEKİ ÇELİŞKİLİ ÇARMIH
İZAHLARI
Harun Yahya
Günümüz Hıristiyanları, "Yeni Ahit" olarak bilinen Kutsal
Kitaba inanırlar. Bu kitapta Allah'a samimi bir biçimde iman
ve ibadet etmeye çağıran, çok güzel ahlaki prensipler öğütleyen
pek çok kısım vardır. Bu açıdan Yeni Ahit'in büyük bir bölümü,
Kuran-ı Kerim'e mutabıktır. Bu nedenle Müslümanlar ve Hıristiyanlar
pek çok ortak inancı paylaşmakta ve aynı ahlaki değerlere
inanmaktadırlar. Bu, Müslümanlık ve Hıristiyanlık arasında
diyalog ve işbirliği kurulmasına zemin oluşturan çok önemli
bir gerçektir.
Ancak Yeni Ahit'e yer alan iki temel öğretinin yanlış olduğunu,
Allah bize Kuran'da bildirmektedir.
Bunlardan birincisi, Hz. İsa'nın çarmıha gerildiği ve bunun
tüm insanlar için bir tür "kurban verme" anlamına geldiği
inancıdır.
İkincisi ise, Hz. İsa'nın "Allah'ın oğlu" olduğu iddiasıdır.
(Allah'ı tenzih ederiz. Gerçekte Allah, çocuk sahibi olmaktan
münezzehtir.)
İlginç olan bir nokta ise, bu iki inanç konusunda İncillerde
yer alan açıklamaların da birbirleriyle son derece çelişkili
olmasıdır.
Dört İncil
Yeni Ahit'te Hz. İsa'nın yaşamını ve tebliğini anlatan dört
ayrı "incil" yer alır. Bu Dört İncil'in ilk üçü-yani Matta,
Markos ve Luka-birbirlerine büyük ölçüde paraleldir. Bu nedenle
Hıristiyan geleneğinde "Snoptik İnciller" olarak tanımlanırlar.
(Snoptik, "aynı gözden" demektir ve üç İncil'in ortak bakış
açısını ifade eder). Bunların arasında tarihsel olarak en
erken yazılanı, Yeni Ahit'te ikinci sıraya konmuş olmasına
rağmen, Markos'un İncilidir. Matta ve Luka'nın kendi İncilleri'ni
yazarken Markos'u kaynak olarak kullandıkları ancak bazı eklemeler
yaptıkları kabul edilmektedir.
Dördüncü İncil olan Yuhanna ise, Snoptiklerden çok kesin
bazı çizgilerle ayrılır. Yuhanna'da anlatılan bazı olaylar
Snoptiklerde yer almaz ya da bunun tersi sözkonusudur. Dahası,
Yuhanna'nın anlattığı bir olay, Snoptiklerde tamamen farklı
bir biçimde anlatılabilmektedir.
Çarmıh Konusu İle İlgili Çelişkili İzahlar
Daha önce de açıkladığımız gibi, Kuran'ı Kerim'de çarmıha
gerilen kişinin aslında Hz. İsa olmadığı, Allah'ın mucizesiyle
onun bir benzerinin çarmıha gerildiği, Hz. İsa'nın bu tuzaktan
kurtuduğu bildirilmektedir.
Yeni Ahit'in İncilleri ise çarmıha gerilen kişinin Hz. İsa
olduğu konusunda ısrarcıdırlar. Ancak, Hz. İsa'nın çarmıha
gerilmesi ile ilgili anlatımlarında, başka hiçbir konuda çelişmedikleri
kadar birbirleriyle çelişirler.
Bu konuda hem Snoptikler ile Yuhanna İncili arasında hem
de Snoptiklerin kendi içlerinde büyük uzlaşmazlıklar vardır.
Hz. İsa'nın havarileri ile birlikte yediği söylenen Son Yemekle
başlayan, onun tutuklanması, yargılanması ile devam eden anlatım
ile ilgili İnciller arasında büyük bir anlaşmazlık konusudur.
Bu anlaşmazlıkların önemli noktalarını sırasıyla inceleyelim:
- Snoptikler Hz. İsa ile öğrencilerinin son yemeğinde "ekmek-şarap
ayini" yaşandığını ileri sürerler. Oysa Yuhanna'da bu olaya
hiç değinilmez. Bunun yerine bu incilde Hz. İsa'nın son
yemek sırasında bir saygı ve sevgi ifadesi olarak "öğrencilerinin
ayaklarını yıkadığı" gibi apayrı bir iddia yer almaktadır.
- Hz. İsa'nın Romalılar tarafından tutuklanması konusunda
yine kesin bir anlaşmazlık vardır. Snoptikler'in iddiasına
göre Yahuda İskaryot Hz. İsa'yı Romalılara göstererek ele
vermiş, Yuhanna'ya göre ise Hz. İsa kendisini tanıtarak
teslim olmuştur. Hz. İsa'nın Yahuda'ya verdiği cevaplar
da çelişkili şekilde anlatılır: Matta'ya göre Hz. İsa "arkadaş,
bunun için mi geldin?" demiş, Yuhanna'ya göre ise Yahuda
ile Hz. İsa arasında hiçbir konuşma olmamıştır.
- Hz. İsa'nın tutuklanmasının ardından öğrencilerinin ne
yaptığı konusu da anlaşmazlık nedenidir. Matta'ya göre öğrencilerin
hepsi kaçmış, bir tek Petrus uzaktan Hz. İsa'yı izlemiştir.
Markos ise Hz. İsa'yı sadece "keten beze sarınmış bir gencin"
izlediği, bu gencin de yakalandığı ama keten bezin içinden
sıyrılıp kaçtığı gibi garip bir detay anlatır. Luka, Matta
gibi Hz. İsa'yı sadece Petrus'un izlediğini yazar. Yuhanna
ise "Simon Petrus'la başka bir öğrenci İsa'nın ardından
gidiyorlardı" diye yazmaktadır.
- Hz. İsa'nın kimin tarafından yargılandığı sorusunun cevabı
da farklıdır. Snoptik İnciller Hz. İsa'nın Yahudi Yüksek
Kurulu (Sanhedrin) tarafından yargılandığını anlatırlar.
Yuhanna'ya göre ise Hz. İsa Sanhedrin tarafından değil,
"o yıl başkahin olan Kayafa" ve onun kayınbabası Hanna tarafından
yargılanmıştır.
- Hz. İsa'nın Roma valisi Pilatus tarafından yargılanması
da farklı farklı anlatılır. Snoptikler'e göre Hz. İsa Pilatus'un
kendisine yönelttiği suçlamalara hiçbir cevap vermemiş,
sadece onun sorduğu "sen Yahudilerin Kralı mısın?" sorusuna
"söylediğin gibidir" şeklinde kısa bir karşılık vermiştir.
Yuhanna ise Hz. İsa'nın Pilatus'a uzun bir cevap verdiği,
"Krallığının" bu dünyada değil, öteki dünyada olduğu konusunda
detaylı bir açıklama yaptığı gibi bir iddia içerir.
- Çarmıhı kimin taşıdığı da tartışmalıdır. Snoptikler, çarmıhı
Kireneli Simon adlı bir adamın taşıdığını yazarlar, Yuhanna
ise Hz. İsa'nın çarmıhı kendisinin taşıdığını ileri sürer.
- Hz. İsa'yla birlikte çarmıha gerildiği kabul edilen haydutların
tepkileri yine farklı farklı anlatılır. Hz. İsa'nın son
sözleri olarak aktarılan ifadeler de çelişkilidir.
- İnciller çarmıh olayının zamanında da farklı bilgiler
verirler. Snoptiklere göre olay Fısıh (Mayasız Ekmek) bayramının
ikinci gününde, Yuhanna'ya göre ise Fısıh bayramından bir
gün önce yaşanmıştır...
Bu çelişkilerin ortaya oldukça garip bir tablo çıkardıkları
ise açıktır.
Çünkü Hz. İsa'nın yaşamının son gününü oluşturduğu söylenen
ve Son Yemek'ten çarmıha kadar uzanan bu olaylar, Hıristiyanların
kabulüne göre, yüzlerce görgü tanığının önünde gerçekleşmiş
olaylardır. Sadece havarilerin katıldığı Son Yemek hariç,
hepsi kalabalık önünde yaşanmış olmalıdırlar. İncillere göre
Hz. İsa'nın tutuklanması, Yahudiler ve Romalılardan oluşan
yüzlerce kişilik bir grubun gözleri önünde gerçekleşmiştir.
Yine İncillere göre, çarmıh olayı da Kudüs'te, halkın gözleri
önünde yaşanmış olmalıdır.
Peki bu denli çok görgü tanığının önünde yaşandığı söylenen
bu olayların anlatımlarında bu denli keskin çelişkiler nasıl
olabilir?...
Cevap açıktır: İnciller çarmıh anlatımlarında bu denli belirgin
bir biçimde çelişmektedirler, çünkü anlattıkları hikaye, bir
yanılgı üzerine kuruludur. Çarmıha gerilen kişi Hz. İsa değildir.
Allah, bu mübarek peygamberi kurulan tuzaktan kurtarmıştır.
Hz. İsa Ölmemiştir, Allah Katındadır
Kuran'da Hz. İsa'yı öldürmek amacıyla inkar edenlerin bir
tuzak kurdukları haber verilir. Ancak bu tuzağın sonu şöyle
bildirilmiştir:
Onlar (inanmayanlar) bir düzen kurdular.
Allah da (buna karşılık) bir düzen kurdu. Allah, düzen kurucuların
en hayırlısıdır. (Al-i İmran Suresi, 54)
Ayetlerde de bildirildiği gibi, inkarcılar Hz. İsa'yı öldürmek
için harekete geçmiş, tuzak kurmuşlardır. Ancak bu kişiler
Hz. İsa'yı öldürmeyi başaramamışlar, onun bir benzerini, Hz.
İsa zannederek öldürmüşlerdir. Allah, Hz. İsa'yı kendi Katına
yükselterek, hazırlanan tuzağı boşa çıkarmıştır:
Ve: "Biz, Allah'ın Resulü Meryem oğlu Mesih
İsa'yı gerçekten öldürdük" demeleri nedeniyle de (onlara
böyle bir ceza verdik.) Oysa onu öldürmediler ve onu asmadılar.
Ama onlara benzeri gösterildi. Gerçekten onun hakkında anlaşmazlığa
düşenler, kesin bir şüphe içindedirler. Onların bir zanna
uymaktan başka buna ilişkin hiçbir bilgileri yoktur. Onu
kesin olarak öldürmediler. (Nisa Suresi, 157)
Aynı ayetin devamında Hz. İsa'nın ölümü için şöyle buyrulmaktadır:
Hayır; Allah onu kendine yükseltti (refea).
Allah üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. (Nisa
Suresi, 158)
Ayette bildirilen gerçek açıktır. Hz. İsa'yı öldürmeye kalkışanlar,
bunda başarılı olamamışlardır. Ayette geçen "...Ama onlara
(onun) benzeri gösterildi..." ifadesi bu durumu açıkça haber
vermektedir. Allah insanlara Hz. İsa'nın bir benzerini göstermiş
ve Hz. İsa'yı da Kendi Katına yükseltmiştir. Ayrıca Rabbimiz,
bu iddiada bulunanların gerçeğe dair bir bilgileri olmadığını
da bildirmektedir.
Hz. İsa, öldürülmemiştir.
Kuran'da işaret edilen ve Peygamberimizin (s.a.v.) hadislerinde
açıkça haber verilen bir gerçek ise, Hz. İsa'nın hayatta olduğu
ve ahir zamanda dünyaya geri döneceğidir.
devamı>>>
HZ. İSA DÜNYAYA DÖNECEKTİR
|