İSLAM'DA
KİTAP EHLİ
Müslümanlar ve Kitap Ehli
Ehl-i Kitabın Müslümanlar İle Ortak İnançları
ve Değerleri
Hıristiyanların ve Müslümanların inançları pek çok yönden ortaktır.
Aynı şekilde Yahudilik de İslam'la pek çok ortak inancı paylaşmaktadır.
Her üç dinin mensupları da;
* Allah'ın tüm evreni yoktan yarattığına ve tüm maddeye sonsuz
kudretiyle hakim olduğuna inanmaktadır.
* Allah'ın canlıları ve insanı mucizevi biçimde yarattığına ve
insanın Allah'ın verdiği bir ruha sahip olduğuna iman etmektedir.
* Tarih boyunca, Allah'ın insanlara Hz. Muhammed, Hz. İsa ve Hz.
Musa ile beraber Hz. Nuh, Hz. İbrahim, Hz. İshak, Hz. Yusuf, Hz.
Musa, Hz. Davud gibi pek çok peygamber gönderdiğine inanmakta ve
tüm bu peygamberleri sevmektedir.
* Ölümden sonra dirilişe, cennet ve cehennemin varlığına, meleklerin
varlığına iman etmekte, Allah'ın hayatımızı bir kader üzere yarattığına
inanmaktadır.
Sadece inanç konularında değil, ahlaki değerler konularında da
ehl-i kitabın inançları Müslümanlarla uyum içindedir. Günümüzde;
fuhuş, eşcinsellik, uyuşturucu bağımlılığı gibi ahlaksızlıkların,
bencil, çıkarcı, acımasız insan modelinin hızla yaygınlaştığı bir
dünyada, ehl-i kitap ve Müslümanlar aynı erdemlere inanmaktadırlar:
Namus, iffet, tevazu, fedakarlık, dürüstlük, şefkat, merhamet, karşılıksız
sevgi...
Ehl-i Kitap ve Müslümanların Ortak Düşmanları
Hıristiyanlık, Yahudilik ve İslam'ı yaklaştıran bir diğer önemli
gerçek, çağımızda dünyada etkili olan dinsiz felsefeler ve bunların
sebep olduğu felaketlerdir.
Çağımızın en tanınan ve en çok zarar veren ideolojileri arasında
materyalizm, komünizm, faşizm, anarşizm, ırkçılık, nihilizm, egzistansiyalizm,
ateizm sayılabilir. Bunların evren, toplum ve insan hakkındaki sahte
teşhislerine, aldatıcı tanım ve tasvirlerine kanan pek çok insan
imanını kaybetmiş veya kuşkuya düşmüştür. Dahası bu ideolojiler
insanları, toplumları ve milletleri büyük buhranlara, çatışmalara,
savaşlara sürüklemiş ve dünyaya büyük felaketler getirmiştir. İnsanlığın
halen yaşadığı acılar, sıkıntılar ve bunalımlarda bunların payı
büyüktür.
Adı geçen ideolojiler, Allah'ı ve yaratılışı inkar ederlerken ortak
bir temele, sözde bilimsel bir düşünce olan Darwin'in evrim teorisine
dayanırlar. Darwinizm, din aleyhtarı felsefelerin temelini oluşturur.
Bu teori, "canlılar tesadüfler sonucunda ve yaşam mücadelesi sayesinde
evrimleşirler" iddiasındadır. Dolayısıyla Darwinizm'in insana verdiği
en önemli telkin, "kimseye karşı sorumlu değilsin, hayatını tesadüflere
borçlusun, yaşamak için mücadele etmen, gerekirse diğerlerini ezmen
gerekir, bu dünya çatışma ve menfaat dünyasıdır" telkinidir. "Doğal
seleksiyon", "yaşam mücadelesi", "güçlülerin hayatta kalması" gibi
Darwinist kavramların verdiği toplumsal mesaj, işte bu telkindir.
Bu ahlak anlayışı, insanlara bencil, menfaatperest, acımasız ve
zalim olmayı öğütlemekte; şefkat, merhamet, fedakarlık, tevazu gibi
meziyetleri ise yok etmekte, bunu da "hayatın kuralları"nın bir
gereği gibi göstermektedir.
Bu Darwinist telkin, kuşkusuz ehl-i kitabın inançlarının ve Kuran'ın
mesajının tamamen zıddıdır. Dolayısıyla Darwinist telkin, her üç
dine de tamamen muhalif bir dünyanın temelini oluşturmaktadır.
Bu gerçek karşısında, Allah'a inanan ve O'nun öğrettiği güzel ahlakı
kabul eden ehl-i kitabın ve Müslümanların işbirliği yapması gerekir.
Her üç dinin mensupları, elele vererek, zaten hiç bir bilimsel temeli
bulunmayan, sadece materyalist felsefe uğruna ayakta tutulmak istenen
Darwinizm'in yanlışlığını tüm dünyaya anlatmalıdır. İnançsızlıktan
kaynak bulan tüm diğer yıkıcı idelojilere, (komünizme, faşizme,
ırkçılığa), ahlaki dejenerasyona karşı da elbirliği ile fikri bir
mücadele yürütmelidirler. Bu gerçekleştirildiği takdirde dünya çok
kısa zamanda barış, huzur ve adalete kavuşacaktır.
Sonuç: Ortak Bir Kelimede Birleşelim
Dinsiz, ateist, materyalist ideolojilerin dünyayı sardığı bir dönemde,
dinler arasındaki benzerliklerin ön plana çıkarılması, ortak amaçlar
için işbirliği yapılması gerekir.
Allah Kuran'da, Müslümanlara, ehl-i kitap hakkında bir emir verir;
onları "ortak bir kelimede birleşmeye" çağırmak:
De ki: "Ey Kitap Ehli, bizimle sizin aranızda müşterek
bir kelimeye gelin. Allah'tan başkasına kulluk etmeyelim, O'na hiç
bir şeyi ortak koşmayalım ve Allah'ı bırakıp bir kısmımız bir kısmımızı
Rabler edinmeyelim. (Ali İmran Suresi, 64)
Bizim Hıristiyanlara ve Yahudilere olan çağrımız da budur: Allah'a
iman eden ve O'nun vahyine itaat eden insanlar olarak, gelin ortak
bir "iman" kelimesinde birleşelim. Hepimiz Yaratıcımız ve Rabbimiz
olan Allah'ı sevelim. O'nun emirlerine uyalım. Ve Allah'ın bizi
daha da doğruya eriştirmesi için dua edelim.
Müslümanlar, Hıristiyanlar ve Yahudiler bu şekilde ortak bir kelimede
birleştiklerinde, birbirlerinin düşmanı değil dostu olduklarını
anladıklarında, asıl düşmanın ateizm ve dinsizlik olduğunu gördüklerinde,
dünya çok daha farklı bir yer olacaktır. Asırlardır süren çatışmalar,
husumetler, korkular, terör eylemleri sona erecek ve "ortak bir
kelime" üzerinde sevgi, saygı ve huzura dayalı yeni bir medeniyet
kurulacaktır.
|