Sayın Adnan Oktar’ın 29 Mayıs 2018 tarihli Canlı Sohbetler yayınından
İZLEYİCİ SORUSU: Sevgiyi öğrenmek nasıl başlar?
ADNAN OKTAR: Allah kendini bilen bir ruh yarattıysa zaten onun yaratılış amacı sadece sevgi oluyor. Yani Allah'ın ruhunun ana özelliği sadece sevmedir. Doğrudan ona teksif edilmiştir ve tek amacı, tek yönü budur. Yoksa öyle bir durum olmaz. Başka bir görevi olmaz. Bir tane görevi vardır ruhun, sevmektir. Ama yeter ki Allah'ın ruhu olsun. Yani ölü ise olmaz zaten, ölüyle boş yere uğraşıyorlar. Ayette de diyor hatta, “sana o âmâ geldi diye sen ona önem vermedin. Halbuki o ruh sahibi” diyor Allah, onu demek istiyor Allah. “O ruh sahibi, onu anlatsan anlar” diyor. “Ama o zengin geldi ama o ruh sahibi değil” diyor Allah. “O ölü, sen ona tesir uyandırmaya çalışıyorsun” diyor. “İstediğin kadar anlat, o ölü etkilenmez” diyor. “Ama o âmâ, o ruh sahibi o etkilenir” diyor. Onun için eğer bir insan ruh sahibiyse Allah'ın ruhunu taşıyorsa zaten yaratılışındaki tek amaç, bak tek tek amaç sevgidir. Zaten onun sevgiyi istemekten başka bir yolu olmaz. Kaderi öyledir onun. Yani o istiyor istemiyor diye bir olay olmaz. Zaten isteyecek şekilde yaratılır o. Sevgiyi isteyecek, beğenecek ve etkilenecek şekilde yaratır Allah onu. Ama tabii aklı iyi kullanmak, derinliği iyi kullanmak lazım sebep olarak. Allah'ın büyüklüğü sık sık unutulabilecek bir özellik. Allah'ın varlığını yine insan aklına tutabilir de ama büyüklüğünü unutabilir. Onu hiç bırakmamak lazım. Çok ciddi hırs yapmak lazım o konuda. O zaman sevgi zaten insanın bütün benliğini kaplar.
Sevginin bir tek adı var zannediyor insanlar. Şimdi sevgi olduğunda Allah sevilecekleri de gönderiyor. Yani sırf sevgiyi göndermez Allah ruha. Sevilecekleri de gönderir. Mesela kedileri seviyorum, bu da bir sevgi için, Allah dünyanın en güzel kedilerini gönderdi. Yani tam doyuma ulaşacağım gibi böyle. Mesela en sevdiğim köpekleri gönderiyor Allah. Mesela bitkileri seviyorum, çiçekleri seviyorum ama baharda oluyor tabii o. Onlara doyamıyorum. Bakıyorum ama hakikaten doymam mümkün değil. Bakayım bakayım ne kadar bakayım. On saat baksam doymam. Ama işte o Allah orada bir örnek olarak onu yaratıyor.
Kadın güzelliğini de örnek olarak yaratıyor. “Asıl tatmin, bir bilselerdi ahiret yurdundadır” diyor Allah. “Ben burayı size bir rüya alemi gibi yarattım” diyor, “uyanacaksınız” diyor. Doğru rüyayı da görüyoruz işte. Ne diyorsa doğru ve fiilen görüyoruz. Sevgiyi yaratıyor, sevilenlerle birlikte yaratır Allah. Mesela beni yarattığında bir adada bomboş adada sevgiyle yaratmıyor. İstese öyle yaratırdı bir adada yaşardım tek başına. Öyle yapmıyor. Çok seveceğim insanlarla birlikte yaratıyor. Beni çok seven insanlarla birlikte yaratıyor. Benim de onları seveceğim insanlarla yaratıyor.
Ben mesela tebliğ yapmak, dini yaymak istiyorum Allah'ı sevdiğim için, Allah bin deveye git anlat derdi. Deveyle gez derdi yahut işte atla gez. Allah interneti getirdi, yaptı önüme koydu. Televizyon koydu. Herkese anlat, bütün dünyaya anlat diyor Allah. Sen beni sevdiğin için ben de sana böyle imkan sağladım diyor Allah. Sana üç yüz kitap veriyorum diyor. Sana münafık da veriyorum, şevkin artsın diyor, eğlenirsin diyor. Azılı üç beş tane de münafık veriyor. Çünkü hakikaten çok büyük boşluk olacaktı. Topluluk olacağız ama münafığımız yok. O zaman nasıl açıklayacağız biz? Halka da bunu açıklayamayız, ahirette de açıklayamayız. Münafığı olmayan bir topluluk. Peygamberlerin hepsinin var. Bütün mümin toplulukların var fakat bizim yok. Bunun da ihtiyaç olduğu için Allah bunu da yarattı elhamdülillah. Münafığımız da var. Niteliksiz olsa bu da kötü olurdu. Allah nitelikli münafık yaratıyor. Her şeyimiz var işte Allah'a çok şükür.
