Sayın Adnan Oktar’ın 29 Mayıs 2018 tarihli Canlı Sohbetler yayınından
İZLEYİCİ SORUSU: Yeniden dirilişi açıklar mısınız?
ADNAN OKTAR: Adam mesela can çekişiyor, birdenbire uykudan uyanıyor, alenen uykudan uyanıyor. Of falan diyor böyle hani şaşırmış gibi hayret ediyor. Bu, ölüm bu şekildedir. Yani uykudan uyanmadır. Ama rüya olduğu zaten açık görülüyor. Ben hayretler içinde kalıyorum. Nasıl böyle bir rüyayı alenen yaşıyoruz diye. Göz göre göre rüya açık görülüyor. Ama öldüğümüzde müthiş bir keskinlik olacağını Kuran belirtiyor. “Artık görüş keskindir” diyor. Yani bu rüya mantığı yok orada. Rüya diyecek gibi değil. Ama buna rağmen rüya tabii, muazzam keskin çok keskindir. Uyandığımızda tam net kanaat getiririz. Daha önce uyuduğumuzda, zaten herkes de onu soruyor. “Kim bizi uyuduğumuz yerden kaldıran kim” diyor hep kalkanlar. Herkesin sorusu bu. Yani küfür bile bunu soruyor. “Bu nedir” diyor. Ama müminlerde böyle bir soru yok. Mümin uyandığında zaten güzel karşılandığı için ve başka boyuta geçtiği için o netlikten hemen anlıyor tabii öldüğünü. Ama ölme değil de aslında dirilme bu, adı ölme. Ona kalsa her gece ölüyoruz biz. Zer aleminde de öldük, dünyaya geldik dirildik. Her akşam ölüyoruz yine diriliyoruz. Yani ölme ile dirilme aslında farklı bir şey değil. Yani ölme dirilme anlamına geliyor. Dirilme de ölme olmuş oluyor. Aynen. Adları biraz garip. Çünkü ölme genellikle çökme, karanlık, bitme gibi görülüyor. Halbuki ölme net dirilmedir.