Mehdiyet’in dışında cihan devleti olunmaz. Çünkü Mehdiyet’te sevgi, barış, kardeşlik var, hepsi cazip. Egoistlik, hırs, ırkçılık, din ırkçılığı yok. Kalite, nezaket, incelik, güzellik, nezafet, her türlü hoşluk var. Dünyada hangi insana bunu söylesen bunu kabul eder.
Cihan devleti olmak maneviyata bağlılıkla olur. Yani bir mehdiyet hareketi olarak ortaya çıkarsın, sağlam delillerin vardır; hakikaten sarsıcıdır, kanaat getiricidir, Cenab-ı Allah’ın yardımı üstüne olur, bununla yaparsın.
Asya’nın özelliği kalitesizliğin hakim olmasıdır. Asya’da insanın değeri pek yoktur. Her yer için demiyorum da, insan makine gibidir. Bu korkunçluğu Türkiye’nin Avrupai, sevecen, modern, Allah aşkıyla dolu, imanlı düşüncesi ortadan kaldıracaktır. Bütün dünyaya örnek olacağız.
Güzel yönleri de var ama karanlığı çoktur Asya’nın, Asya’ya hakim olan güç genelde mafyadır. Bizim yerimiz Avrupa, Avrupa medeniyeti. Bağnazlıkla, tutuculukla Asya’nın karanlığıyla boğulmayalım.
Sevdiğin kişiyi eğer putlaştırırsan, Allah’a şirk koşarsan, ayrı müstakil bir şey zannedersen Allah senden ayırır. Ama Allah’ın tecellisi olarak görürsen Allah tecelliyi senden kaldırmaz. Putlaştırmanın cezasıdır bu.
Sevdiğine eğer imanla, Kuran’la yaklaşırsan, Allah aşkını esas alırsan, Yaratan’ın muhabbetiyle ona yaklaşırsan, onu Yaratan’ın tecellisi olarak görürsen, Yaratan o tecelliyi senden kaldırmaz.
Bir toplumu egoistlik, sevgisizlik ve çıkarcılık sardıysa kardeşlik onun için çok komik gelir. “Ne kardeşliği?” der adam. “Ben zenginim, ayrılmak istiyorum. Fakirlerden de hoşlanmıyorum” diyor adam.
Hiç kimsenin kavga üslubunu kullanmaması lazım. İnsanın ruhu öfkeye de yatkın sevmeye de yatkın, ağlamaya da yatkın gülmeye de yatkın. Gülmeyi tercih etmek lazım. Nefret yerine sevgiyi tercih etmek lazım.
İslam müthiş güzel bir sistemdir. Bir bilse gençler öğrenseler Türkiye’de Müslüman olmadık tek bir kişi kalmaz. Anlamıyorlar. Zannediyorlar ki asılacak, kesilecek, biçilecek, hürriyetleri elinden gidilecek, eğlenemeyecek, müzik, resim olmayacak. Hepsi helal. Yanlış anlatıyorlar. Öyle bir şey yok. Şirk sistemi onu yaptı. Yok öyle bir şey.
Bediüzzaman’ı, Süleyman Hilmi Tunahan’ı bağrına basan bir parti milleti bağrına basmış demektir. Onlara tavır alan bir parti, milletle bir nevi mücadele ediyordur ve millet o partiye tavır alır.
Türkiye’nin yüzde 99’u Atatürk’ün gösterdiği akılcı çizgidedir. Osmanlı’dan bu yana bu şekildedir. Türkler hiçbir zaman için yobazlığı kabul etmedi.
Açlığımız, susuzluğumuz bizim dindarlığadır. Din demek; huzur demektir, güzellik demektir. Dostluk, kardeşlik, iyilik, sevgi biz bunun için yaşıyoruz.
Türkiye, “PKK mutlaka saldıracak” düşüncesiyle, “Mutlaka ayaklanacak” düşüncesiyle askeri, siyasi, politik, ilmi, bilimsel her türlü tedbiri alması, çalışmayı yapması lazım.
Dünyayı iki kampa ayırma amacındalar, Müslüman ve Müslüman karşıtları şeklinde. Ve dehşetli bir savaş düşünüyorlar. Armageddon dedikleri o. Mehdiyet bu belayı ortadan kaldıracak.
Allah’a oyun oynamaya kalkan kim çıkarsa haşa, Allah rezil rüsva eder. Allah’ın Mehdi’sine karşı Allah’ın Mehdi’sini beğenmeyip, kendisi suni Mehdi, sahte Mehdi yapmaya kalkarsa, Allah binbir türlü bela verir. Her seferinde mağlup olur ve rezil olur.
Dünya gerçek değil, ahiret gerçek. Burası imtihan yeri olduğu için cehennem özellikleri de var, cennet özellikleri de var. Ama mümin aklını kullanarak cehennem özelliklerini kenara çekiyor, temizliyor. Cennet özelliklerini ortaya çıkarttığı için nefis bir varlık olarak kendini gösteriyor.
Dekolteli de mükemmel Müslüman’dır, başörtülü de mükemmel Müslüman’dır. Başörtü düşmanlığı ne kadar çirkinse, dekolte hanımlara karşı düşmanlık da o kadar çirkindir. Her ikisini de kınıyoruz.
Kürt demek Türkiye demektir. Laz demek Türkiye demektir. Çerkez demek Türkiye demektir. Kürt demek Türk Milletinin has ferdi, has elemanı demektir. Kürt, Türk, Laz, Çerkez hepsine biz Türk diyoruz.
Dinsizlik egoistliği getiriyor, egoistlik acıyı getiriyor, acı çaresizliği getiriyor, ızdırap içinde inliyorlar.
Çaresizlik varsa Mehdiyet vardır. Çaresizliğin ilacı Mehdiyettir.
Kalitesizliğin ipini bıraktın mı o derin bir kuyu gibidir. Rezilliğe doğru gider de gider. Kepazeliğe doğru gider de gider.