Münafık hep böyle gezme tozma peşindedir. Oturup Kuran okumak, İslam’ı tebliğ etmek, zora girmek istemez. Bilinçaltında çok güçlü bir duygudur; İslam’ın dışında her türlü kitabı okumak ister. Genel kültüre çok önem verir münafık. Mesela Afrika’da Otantolar ne yapar? Alakasız şeyler. İslam’ı Kuran’ı öncelikli almaz. İman hakikatlerini öncelikli almaz, boş şeyleri alır. Çünkü onunla züppelik, sükse yapacak.
Münafığı Müslümanların içindeyken göndermeye kalkmak komadaki bir adamın fişini çekmeye benziyor. Komadaki adamdan hiçbir zaman ümit kesilmez. Fişini çekmek olmaz. Komadan çıkıncaya kadar beklemek lazım. Ama bazen hiç komadan çıkmıyor, komadayken ölüyor. Öyledir münafık da.
Münafık Müslümanlardan ayrılıp küfre gitmek için sürekli konu arar, fırsat arar. Fırsat vermemek lazım. Ama gerçekten münafıksa zaten bünye onu atar kendinden. Sen ne yaparsan yap atar. Sabretmez de sen direkt göndermeye kalkarsan bu günah olur. Bu olmaz. Sabredeceksin, çünkü belki şifa bulabiliyorlar. Münafığı tedavi etmek lazım.
Münafık, Müslümanlarla küfrün mücadelesini bir arenada izliyor gibi izler. Kim kimden daha üstün; eğer küfrün üstün durumda olduğunu görürse Müslümanlara müthiş bağlanmış gibi görünürken aniden küfre kendini atar. Çok alçaktır münafık. Bir anda onların adamı olur.
Münafık küfre yardımda, küfre destekte çok ustadır. Münafıklarla ilgili ayetlerde, münafıkların küfre müthiş istihbarat sağladıkları ve destek oldukları, ama küfürde bir zaaf gördüklerinde de onlardan hemen kaçtıkları belirtiliyor.
Mehdiyet sevgi üstüne kuruludur. Mehdiyet hep sevgiyi, merhameti, dostluğu ve kardeşliği ister. Münafık sistem, deccaliyet sistemi de tam tersidir.
Münafık kendine adaletsizlik yapıldığından emindir, o yüzden müminlere karşı çok kinlidir. Küfrün de çok adaletli olduğunu düşünür, küfrü över.
Münafık Müslümanlara bulaşacak bir konuyu mutlaka bulur, içi sürekli kaynar. Hiç razı olduğu, Allah’a hamd olsun dediği durum olmaz. Hep Müslümanlardan şikayet edeceği bir yön bulur.
Mehdiyet anti münafık bir harekettir. Münafıklığın zıttı bir harekettir.
Münafığın belirgin bir ahlaksızlığı; küfre uşak gibi hizmet eder, onlar için deli enerjisiyle her türlü fedakarlığı yapar; mümine de eziyet olsun diye elinden geldiği kadar her türlü işini yaptırmak ister.
PYD, PKK’nın ad değiştirmiş şeklidir. Stalinist, komünist, Türkiye’nin bölünmesini isteyen alçak kahpe bir yapılanmadır ve doğrudan Öcalan’a ve Kandil’e bağlıdır.
Münafık ilk fırsatta eski inancına, eski yaşantısına geri dönmek ister, kafası hep küfürdedir. O düşünce beyninden hiç gitmez. Müslüman olduktan sonra mesela eski çakallığı, eski ahlaksızlığı, eski maceraperestliği, eski haysiyetsizliği, eski namussuzluğu neyse ona dönmek ister. Unutamıyor o küfür hayatını, dönüp dolaşıp yine aynı noktaya geliyor.
Peygamberimiz (sav) gece kalkıyor, münafık da hemen yılan gibi sessizce akıyor Peygamber’in yanına. Gündüz kalkıyor, gündüz yanına geliyor. Hiç boş bırakmıyor. “Çok seviyorum, çok saygı duyuyorum” diyor halbuki amacı istihbarat.
Münafık, Kuran ayetlerindeki uyarıları hiç üstüne almaz, hep kendine hüsnü zan eder. Tüm samimiyetsizliğine, ahlaksızlığına rağmen ahirette de çok iyi olacağı kanaatindedir. Halbuki Allah ahirette cehennemin en alt tabakasında olduklarını bildiriyor.
Yüzsüzlük münafığın ana özelliğidir. Münafıklarla ilgili ayetler okunduğunda münafık üstüne alınmaz, hiç onunla alakası yokmuş gibi davranır, çok hayasızdır. Halbuki müminin münafık alametlerinden içi titrer, yani çok korkar.
PKK hareketini organize eden tek yer vardır, merkezi Londra’da olan İngiliz derin devleti. Başka hiçbir güç, hiçbir bağlantı yok, salt budur olay.
Bağnazlık bir parça önü açıldığında çorap söküğü gibi gider. Çok çok tehlikelidir. Devletin bu konuda çok kararlı bir politika izleyerek modern devlet yapısı, modern sanat anlayışı, modern düşünce, mutlaka bunları yayması lazım. Yani İslam’ın modern anlamda yaşanması gerekiyor. Modern anlamda nasıl? Sahabe dönemi gibi.
Münafık hep haram olan, yasak olan şeylere yatkındır. Mesela hırsızlık, dolandırıcılık, yalan söylemek, casusluk yapmak, fitne çıkarmak, pislik yapmak, cinsi sapıklık hatta cinayete yatkındır münafıklar. Kuran’da bunu görüyoruz. Hep adam öldürme eğilimi içindedirler.
Her Müslüman topluluk içinde münafık bulunur, çok özenli olmak lazım. Öyle az sayıda olmaz ve sürekli ürer. Bitti zannedersin yine çıkar. Münafığın sonu gelmez.
Derin devletler sadece yönetir, münafıklar onların askeri olarak görev yaparlar. Askeri olmasa derin devletin bir gücü olmaz. Onun için derin devletin ordusu olan münafıkların dağıtılması lazım. O da bilgiyle, imanla olur.
İslam âleminin bu hale gelmesinin tek nedeni münafıklıktır. Derin devletler münafığı kullanır. Münafıklar, derin devletlerin ordusudur.