HARUN YAHYA
logo
HARUN YAHYA

  • Tüm Eserler
  • Kitaplar
  • Makaleler
  • Videolar
  • Görseller
  • Sesler
  • Alıntılar
  • Diğer

Adnan Oktar'ın Hayatı ve Eserleri
Harun YahyaAdnan Oktar'ın Hayatı ve Eserleri
ESERLER
KitaplarMakalelerVideolarGörsellerSeslerAlıntılarDiğer
KONULAR
VatikanSosyalizmAydınlanma çağıFransız DevrimiDönmeSabetayistJakobenizmMasonik MedyaSiyasi SiyonizmJön Türkİttihat ve TerakkiAbdülhamitAnti-NaziDünya Siyonist ÖrgütüNuremberg KanunlarıMussolini1. Dünya savaşıAdolf EichmannGoyimRothschild HanedanıThink-TankCFRRockefellerSoğuk SavaşStalinEkim DevrimiSovyetler BirliğiBilderbergVietnamAIPACLobiFuarGüneydoğuYunanistanYeni Dünya DüzeniKızıldenizJeopolitikGaziVergiGümrük2023AntilopBoğaAvrasya İslam ŞuarasıNobel Barış ödülüHastaneSosyal Güvenlik KurumuAli BabacanTurgut ÖzalSuikastGaffar OkkanMuhsin YazıcıoğluRosette NebulaAstronomiGül
Harun Yahya © 2025
Harun Yahya © 2025
        İyi aile müslümanlığı modeli Türkiye'de büyük bir derttir.
        02:22
        Videolar
        İyi aile müslümanlığı modeli Türkiye'de büyük bir derttir.
        mp4mp3
        Yüzyıllar öncesinin gelenekçi modeline gidiyor izlenimi vermek yerine modern, aydın, neşe dolu bir anlayışı öne çıkarmak daha iyi olur. Geçmişin değerlerini korumak, geleneklere sahip çıkmak güzeldir. Ancak geçmişe sahip çıkmakla birlikte hep daha modern, daha Avrupai, daha aydın, sanatı kaliteyi önemli gören, kadınlara özgürlük tanıyan, gençlerin diledikleri gibi yaşadıkları, neşe ve hayat dolu bir Türkiye olması çok önemlidir.
        Yüzyıllar öncesinin gelenekçi modeline gidiyor izlenimi vermek yerine modern, aydın, neşe dolu bir anlayışı öne çıkarmak daha iyi olur. Geçmişin değerlerini korumak, geleneklere sahip çıkmak güzeldir. Ancak geçmişe sahip çıkmakla birlikte hep daha modern, daha Avrupai, daha aydın, sanatı kaliteyi önemli gören, kadınlara özgürlük tanıyan, gençlerin diledikleri gibi yaşadıkları, neşe ve hayat dolu bir Türkiye olması çok önemlidir.
        HD
        Gerçek islamiyet cennet gibidir
        02:02
        Videolar
        Gerçek islamiyet cennet gibidir
        zipmp4
        İslam dini kolaydır. Dinin kolay olduğunu Allah söylüyor. Allah kulları için zorluk dilemez. Gelenekçi sistem dini içinden çıkılmaz, acılarla dolu, insana eziyet eden bir sisteme dönüştürüyor. Hem kendileri acı çekiyor hem insanlara acı çektiriyorlar.
        İslam dini kolaydır. Dinin kolay olduğunu Allah söylüyor. Allah kulları için zorluk dilemez. Gelenekçi sistem dini içinden çıkılmaz, acılarla dolu, insana eziyet eden bir sisteme dönüştürüyor. Hem kendileri acı çekiyor hem insanlara acı çektiriyorlar.
        Hem Darwinist sistemde hem gelenekçi Ortodoks sistemde kadın nefreti oturmuş. Kadını insan olarak görmüyorlar. Biri yarı gelişmiş hayvan olarak görüyor birisi yarım varlık olarak görüyor. Bu sevgisizliği ve çirkin mantığı Kuran ahlakı tamamen ortadan kaldırır.
        Hem Darwinist sistemde hem gelenekçi Ortodoks sistemde kadın nefreti oturmuş. Kadını insan olarak görmüyorlar. Biri yarı gelişmiş hayvan olarak görüyor birisi yarım varlık olarak görüyor. Bu sevgisizliği ve çirkin mantığı Kuran ahlakı tamamen ortadan kaldırır.
        Sayın Adnan Oktar'ın 31 Aralık 2017 tarihli sohbetinden önemli başlıklar
        Makaleler
        Sayın Adnan Oktar'ın 31 Aralık 2017 tarihli sohbetinden önemli başlıklar
        pdf
        Bazı insanların bilinç altında din için acı çekmek gerekir, gülmemek, eğlenmemek gerekir, yoksa cennete gidemezsin mantığı vardır. Buna göre “din içinden çıkılmayacak şekilde zor olmalı ki dinde iyi yol alabilesin” mantığı hakimdir. Bu binlerce yıllık eski bir düşüncedir. Oysa İslam dinleri hep cennet özgürlüğünü getirir. Hz. İbrahim’in getirdiği din de Hz. Süleyman’ın getirdiği din de Peygamberimiz (sav)’in getirdiği din de hep cennet ruhu, cennet özgürlüğü, cennet güzelliği, cennet kalitesi, cennet neşesi getirir. Münafık sistemler de cehennem açmazı, cehennem nimetsizliği, cehennem azabı getirir. Peygamberimiz (sav) Kuran ile birlikte alabildiğine özgürlüğü tanıdı ve insanlara anlattı. Allah, insanların kalbinde istedikleri özgürlüğü Kuran ile helal kıldı. İnsanların üzerindeki baskıları kaldırdı. Kuran ile birlikte peş peşe özgürlük emirleri geliyor. Allah insanların üzerindeki ağır zincirleri kaldırıyor. Özgürlük arttıkça münafıklar hem bu özgürlüğü çok kıskanıyorlar hem de halka karşı kendilerinin avantaj elde ettiklerini düşünüyorlar. “Biz daha muhafazakarız, onlar (Peygamber ve sahabe) ise dini daha kolay yaşıyor, dinimizi değiştiriyorlar” diye insanları etkilemeye çalışıyorlar. Münafıkların tüm konuları Peygamber’in dini nasıl yaşadığına dair kendilerince eleştiriler oluyor. Peygamber’e haşa güvenmediklerini her sözleriyle belirtiyorlar. Allah’ın Peygambere bildirdiği her özgürlük hükmünü şüpheyle karşılıyorlar. Bu alçak ve hain zihniyette olanlar Peygamberimiz (sav)’in vefatından sonra güçlendiler ve Ortodoks İslam anlayışının temelini oluşturdular. Kadının aşağılanması, kadının şeytan gibi olduğu, kadının dövülmesi gerektiği gibi dehşet verici yorumları İslam gibi dine eklediler. Sonra gelen Müslümanlar da bilmeden bunları sanki Allah’ın hükmüymüş gibi sahiplendiler. O günden bu vakte kadar gelen bu yanlışı Kuran’da anlatılan gerçek Müslümanlığı anlatarak düzelteceğiz inşaAllah.
        Bazı insanların bilinç altında din için acı çekmek gerekir, gülmemek, eğlenmemek gerekir, yoksa cennete gidemezsin mantığı vardır. Buna göre “din içinden çıkılmayacak şekilde zor olmalı ki dinde iyi yol alabilesin” mantığı hakimdir. Bu binlerce yıllık eski bir düşüncedir. Oysa İslam dinleri hep cennet özgürlüğünü getirir. Hz. İbrahim’in getirdiği din de Hz. Süleyman’ın getirdiği din de Peygamberimiz (sav)’in getirdiği din de hep cennet ruhu, cennet özgürlüğü, cennet güzelliği, cennet kalitesi, cennet neşesi getirir. Münafık sistemler de cehennem açmazı, cehennem nimetsizliği, cehennem azabı getirir. Peygamberimiz (sav) Kuran ile birlikte alabildiğine özgürlüğü tanıdı ve insanlara anlattı. Allah, insanların kalbinde istedikleri özgürlüğü Kuran ile helal kıldı. İnsanların üzerindeki baskıları kaldırdı. Kuran ile birlikte peş peşe özgürlük emirleri geliyor. Allah insanların üzerindeki ağır zincirleri kaldırıyor. Özgürlük arttıkça münafıklar hem bu özgürlüğü çok kıskanıyorlar hem de halka karşı kendilerinin avantaj elde ettiklerini düşünüyorlar. “Biz daha muhafazakarız, onlar (Peygamber ve sahabe) ise dini daha kolay yaşıyor, dinimizi değiştiriyorlar” diye insanları etkilemeye çalışıyorlar. Münafıkların tüm konuları Peygamber’in dini nasıl yaşadığına dair kendilerince eleştiriler oluyor. Peygamber’e haşa güvenmediklerini her sözleriyle belirtiyorlar. Allah’ın Peygambere bildirdiği her özgürlük hükmünü şüpheyle karşılıyorlar. Bu alçak ve hain zihniyette olanlar Peygamberimiz (sav)’in vefatından sonra güçlendiler ve Ortodoks İslam anlayışının temelini oluşturdular. Kadının aşağılanması, kadının şeytan gibi olduğu, kadının dövülmesi gerektiği gibi dehşet verici yorumları İslam gibi dine eklediler. Sonra gelen Müslümanlar da bilmeden bunları sanki Allah’ın hükmüymüş gibi sahiplendiler. O günden bu vakte kadar gelen bu yanlışı Kuran’da anlatılan gerçek Müslümanlığı anlatarak düzelteceğiz inşaAllah.
        İnsanı Allah’ın ruhu olarak görmediklerinde saygı da duyamıyorlar. Ya evrimle meydana gelmiş bir varlık olarak görüyor ya da gelenekçi sistemin etkisiyle kadınları yarım varlık olarak görüyorlar. Böyle bir toplumda kimsenin kimseye saygısı kalmaz. Saygının oluşması için Kuran ahlakı gerekir.
        İnsanı Allah’ın ruhu olarak görmediklerinde saygı da duyamıyorlar. Ya evrimle meydana gelmiş bir varlık olarak görüyor ya da gelenekçi sistemin etkisiyle kadınları yarım varlık olarak görüyorlar. Böyle bir toplumda kimsenin kimseye saygısı kalmaz. Saygının oluşması için Kuran ahlakı gerekir.
        Tek yönlü Darwinist eğitim kaldırılmadığı müddetçe toplumda sevgi, saygı ve değer vermenin yerleşmesi mümkün olmaz. Çocukların ve kadınların korunması tek başına cezai yaptırımlarla sağlanmaz. Cezai yaptırım bu ahlaksızlığı yapanları tek başına caydırmaz. Allah’ı, imanı, ahlakı inkar eden Darwinizm insanlara öğretilmeye devam edildiği müddetçe insanlar karşısındakini bir tür hayvan olarak görecektir. Birbirini hayvan olarak görenlerin saygı, sevgi, hürmet, değer verme gibi kavramları yaşaması imkansızdır. Gençleri bir yandan Darwinist eğitim bir yandan gelenekçi Ortodoks sistemle sıkıştırmanın sonunda ortaya dehşet verici bir model çıkıyor. Bunu ortadan kaldırmanın tek yolu doğru eğitimdir. Aydın, modern, bilimsel, imani eğitimle gençlerin yetiştirilmesidir.
        Tek yönlü Darwinist eğitim kaldırılmadığı müddetçe toplumda sevgi, saygı ve değer vermenin yerleşmesi mümkün olmaz. Çocukların ve kadınların korunması tek başına cezai yaptırımlarla sağlanmaz. Cezai yaptırım bu ahlaksızlığı yapanları tek başına caydırmaz. Allah’ı, imanı, ahlakı inkar eden Darwinizm insanlara öğretilmeye devam edildiği müddetçe insanlar karşısındakini bir tür hayvan olarak görecektir. Birbirini hayvan olarak görenlerin saygı, sevgi, hürmet, değer verme gibi kavramları yaşaması imkansızdır. Gençleri bir yandan Darwinist eğitim bir yandan gelenekçi Ortodoks sistemle sıkıştırmanın sonunda ortaya dehşet verici bir model çıkıyor. Bunu ortadan kaldırmanın tek yolu doğru eğitimdir. Aydın, modern, bilimsel, imani eğitimle gençlerin yetiştirilmesidir.
        Samimiyetin tek amacı sevgidir. Güzel gördüğümüz her şeyin amacı sevgidir. Şeytan bunu öldürmeye çabalıyor. Darwinist kesimde de ortodoks kesimde de sevgiyi ortadan kaldırma isteği var. Tüm gücümüzle buna karşı ilimle irfanla engel oluyoruz.
        Samimiyetin tek amacı sevgidir. Güzel gördüğümüz her şeyin amacı sevgidir. Şeytan bunu öldürmeye çabalıyor. Darwinist kesimde de ortodoks kesimde de sevgiyi ortadan kaldırma isteği var. Tüm gücümüzle buna karşı ilimle irfanla engel oluyoruz.
        İnsanlara Allah’ın ruhu olduğunu, karşısındakinin de Allah’ın ruhunu taşıdığını anlatırsak herkes birbirine saygı ve sevgi duyar. Ama birbirlerini bir tür hayvan, bir bakteri gibi görünce sevgi duymaları da saygı duymaları da mümkün olmuyor. Diğer yandan da gelenekçi sistemin kadın düşmanlığı insanların elinden tüm sevgiyi ve güzellikleri alıyor.
        İnsanlara Allah’ın ruhu olduğunu, karşısındakinin de Allah’ın ruhunu taşıdığını anlatırsak herkes birbirine saygı ve sevgi duyar. Ama birbirlerini bir tür hayvan, bir bakteri gibi görünce sevgi duymaları da saygı duymaları da mümkün olmuyor. Diğer yandan da gelenekçi sistemin kadın düşmanlığı insanların elinden tüm sevgiyi ve güzellikleri alıyor.
        Din hayatı öldürmez. Din hayata neşe verir. İnsan dindar olduğunda canlı, neşeli, hayat dolu bir karaktere girer. Gelenekçi İslam bunun aksini anlattığı için insanlar dindar olmayı içe kapanmak ve hayatı öldürmek olarak görüyorlar. Böyle olunca da ibadetlerini yapmak için yaşlanmayı bekliyorlar. “Yaşlanınca zaten yaşama zevkim kalmayacak, o zaman ibadet etmekle bir kaybım olmaz” diye düşünüyorlar. İbadet gençken de yaşlıyken de her yaşta yapılır. Dini yaşlandığı döneme ertelemek gelenekçi İslam anlayışının sebep olduğu bir yanılgıdır.
        Din hayatı öldürmez. Din hayata neşe verir. İnsan dindar olduğunda canlı, neşeli, hayat dolu bir karaktere girer. Gelenekçi İslam bunun aksini anlattığı için insanlar dindar olmayı içe kapanmak ve hayatı öldürmek olarak görüyorlar. Böyle olunca da ibadetlerini yapmak için yaşlanmayı bekliyorlar. “Yaşlanınca zaten yaşama zevkim kalmayacak, o zaman ibadet etmekle bir kaybım olmaz” diye düşünüyorlar. İbadet gençken de yaşlıyken de her yaşta yapılır. Dini yaşlandığı döneme ertelemek gelenekçi İslam anlayışının sebep olduğu bir yanılgıdır.
        Deccaliyet çift koldan kadınları kuşatma altına almış. Gelenekçi Ortodoks sistem kadını “buçuk, yarım” olarak görüyor. Kadınların şeytana eş değer olduğunu iddia ediyor ve kadın ne derse tersinin yapılması gerektiğini söylüyorlar. Hayat felsefeleri kadın nefreti üzerine kurulu. Darwinist sistem de kadını yarı hayvan olarak görüyor. Kadını gelişimini tamamlamamış bir mahluk olarak değerlendiriyor. Dünyanın geneline bu iki yanlış sistem hakim olduğu için kadınlar her yerde acı çekiyor ve eziliyorlar.
        Deccaliyet çift koldan kadınları kuşatma altına almış. Gelenekçi Ortodoks sistem kadını “buçuk, yarım” olarak görüyor. Kadınların şeytana eş değer olduğunu iddia ediyor ve kadın ne derse tersinin yapılması gerektiğini söylüyorlar. Hayat felsefeleri kadın nefreti üzerine kurulu. Darwinist sistem de kadını yarı hayvan olarak görüyor. Kadını gelişimini tamamlamamış bir mahluk olarak değerlendiriyor. Dünyanın geneline bu iki yanlış sistem hakim olduğu için kadınlar her yerde acı çekiyor ve eziliyorlar.
        Darwinizm’i ilmen yerle bir eden, İslam Birliği’nin muhakkak gerçekleşeceğini anlatan, İsa Mesih ve Mehdi’yi şevkle bekleyen, kadınlara bu kadar değer veren, gelenekçi Ortodoks sistemin açmazını Kuran ile ortaya koyan, Kuran’dan asla taviz vermemeye özen gösteren, ücret karşılığı dinin tebliğ edilmeyeceğini anlatan, İslam ahlakının dünyaya hakim olacağını müjdeleyen tek camia biziz.
        Darwinizm’i ilmen yerle bir eden, İslam Birliği’nin muhakkak gerçekleşeceğini anlatan, İsa Mesih ve Mehdi’yi şevkle bekleyen, kadınlara bu kadar değer veren, gelenekçi Ortodoks sistemin açmazını Kuran ile ortaya koyan, Kuran’dan asla taviz vermemeye özen gösteren, ücret karşılığı dinin tebliğ edilmeyeceğini anlatan, İslam ahlakının dünyaya hakim olacağını müjdeleyen tek camia biziz.
        Sayın Adnan Oktar'ın 24 Ekim 2017 tarihli sohbetinden önemli başlıklar
        Makaleler
        Sayın Adnan Oktar'ın 24 Ekim 2017 tarihli sohbetinden önemli başlıklar
        Sayın Adnan Oktar'ın 24 Kasım 2017 tarihli sohbetinden önemli başlıklar
        Makaleler
        Sayın Adnan Oktar'ın 24 Kasım 2017 tarihli sohbetinden önemli başlıklar
        Sayın Adnan Oktar'ın 5 Ekim 2017 tarihli sohbetinden önemli başlıklar
        Makaleler
        Sayın Adnan Oktar'ın 5 Ekim 2017 tarihli sohbetinden önemli başlıklar
        Sayın Adnan Oktar'ın 4 Ekim 2017 tarihli sohbetinden önemli başlıklar
        Makaleler
        Sayın Adnan Oktar'ın 4 Ekim 2017 tarihli sohbetinden önemli başlıklar
        Gelenekçi Ortodoks İslam anlayışında kadınları yarım varlık görme anlayışı hakim olduğu için kadına saygı duymuyorlar. Bu yanlış zihniyete göre kadın akıl sahibi değil, konuşması yasak, gülmesi yasak, dışarı çıkarsa yolun ortasından yürümesi yasak, kadın bir şey diyorsa bunun tersini yapmak şart, kadının camdan dahi bakmaması gerekiyor,  cehennemin çoğu kadınlarla öyle çirkin telkinler verilince toplumda kadın sevgisi kalkıyor, kadına şiddet artıyor ve homoseksüellik yaygınlaşıyor.
        Gelenekçi Ortodoks İslam anlayışında kadınları yarım varlık görme anlayışı hakim olduğu için kadına saygı duymuyorlar. Bu yanlış zihniyete göre kadın akıl sahibi değil, konuşması yasak, gülmesi yasak, dışarı çıkarsa yolun ortasından yürümesi yasak, kadın bir şey diyorsa bunun tersini yapmak şart, kadının camdan dahi bakmaması gerekiyor, cehennemin çoğu kadınlarla öyle çirkin telkinler verilince toplumda kadın sevgisi kalkıyor, kadına şiddet artıyor ve homoseksüellik yaygınlaşıyor.
        Dinin konuşulduğu ortamda kadınlar olmaz demek çok yanlış. Din kadını dışlamaz. Kadın, dinle zıt bir varlık değildir. Tam tersine kadın mübarektir ve dinle iç içe olan bir varlıktır. Dinin olduğu yerde kadın olmaz mantığı gelenekçi sistemin etkisiyle gelişmiş bir yanlış mantıktır. Hac’da nasıl kadınlarla erkekler birlikte ibadet yapıyorsa, hayatın her alanında da dini ortamlarda da kadınlar olacaktır.
        Dinin konuşulduğu ortamda kadınlar olmaz demek çok yanlış. Din kadını dışlamaz. Kadın, dinle zıt bir varlık değildir. Tam tersine kadın mübarektir ve dinle iç içe olan bir varlıktır. Dinin olduğu yerde kadın olmaz mantığı gelenekçi sistemin etkisiyle gelişmiş bir yanlış mantıktır. Hac’da nasıl kadınlarla erkekler birlikte ibadet yapıyorsa, hayatın her alanında da dini ortamlarda da kadınlar olacaktır.
        107
          1
        • 1
        • 2
        • 3
        • 4
        • 5
        • 6
        / 6
          1
        • 1
        • 2
        • 3
        • 4
        • 5
        • 6
        107
        / 6
        mp4
        mp4
        mp3