Alıntılar
Bağnazlar babasının kızına sevgi gösteremeyeceği, annenin oğlunun yanına çıkamayacağı dünyayı din gibi gösteriyorlar. Bu çok korkunç. Bu şirk dini. “Fotoğraf çektirmek, tablo asmak, müzik dinlemek, dans etmek, gülmek ben hepsini yaparım ama haram olduğunu biliyorum" diyorlar. Oysa bunlar haram değil, helal. Müslüman Allah'tan korkar ve haram konusunda titizdir. Haram olanı yapmaz. Bu mantıkta olanlar kendilerince Müslümanların elinden helal olan tüm nimetleri almak istiyorlar. Müzik, dans, sanat, kalite, bilim, güzellik, eğlence haram değildir. Ayrıca haram olduğunu düşünüp buna rağmen tüm bu eylemleri yapıp sonra da Müslümanlara akıl vermek çok büyük bir samimiyetsizliktir. Allah münafığı Müslümanlar ibret alsınlar ve eğlensinler diye özel yaratılmıştır. Aklı alınmıştır ama içine şeytanın zekası enjekte edilmiştir. Ayette konuştuklarında dinlersin diye bildiriliyor, ama akıl almaz ahmaktır. Münafık hayatı boyunca köpek gibi aşağılanır, eşek gibi çalışır, sonunda yarasa gibi sesler çıkararak kaçar. Geride gençliğini, hayatını, Müslümanlara zenginliği bırakmış olur. Ahmaklığını, enayiliğini boynuna takar domuz gibi kaçar. Münafık ahmaklığı, 20 yıl test edilmiş onaylanmış, tescilli ahmaklıktır. Allah münafığın enerjisini, emeğini, hayatını, malını her şeyini alır müminlere verir. Geriye münafığın fosili kalır, o fosilden de Allah müminleri kurtarır. CEHENNEM, TESADÜFE İNANANLAR İÇİN TAM TESADÜF İDDİALARINA UYGUN OLARAK YARATILACAK. Kükürtlü, lezzetsiz, zehirli sular çıkacak her yerden. İnsanlar tesadüfen oluşmuş gibi olacaklar; kolları ters dönmüş, gözleri alınlarında. Tam bekledikleri gibi, tam evrim işte, yeryüzü bitkiler, hayvanlar, kediler, köpekler, kafası karnının altında kuyruğu burnunun üstünde... O şekilde yaratılacak. Madem mutasyon olduğuna inanıyor, ona göre yaratılacak. ORADA, GÖZ VE AKIL ZEVKİNİ TAMAMEN ALACAK ALLAH. Ve onlara böyle tam istedikleri gibi bela verecek. Allah’a inanmadıkları için bir şey de diyemeyecekler. Madem tesadüf yapmış, tesadüfe de şikayet edemeyecek, yakınamayacaklar. TESADÜFE İTİRAZ EDEMEYECEKLER. KENDİLERİNİ YARATANIN ALLAH OLDUĞUNU, TESADÜFLERİN HİÇBİR GÜCÜ OLMADIĞINI ALLAH ONLARA GÖSTERECEK. Münafıkların sürekli ahlaksızlık ve pislik planlamaları, onlarda muazzam stres yapar. Vücut hücreleri o sevgisizliğe, o strese dayanamaz ve kendi kendilerini yemeye başlar. O nedenle münafıklar çok hızlı çökerler, yaşlanırlar ve kısa sürede tanınmayacak hale gelirler. Hiçbir zaman mutlu olamazlar, akıl almaz bir gerilim içinde yaşarlar, ama bir yandan da mutlu taklidi yaparlar, tiyatro oynarlar, o tiyatro da onları çok yorar ve yıpratır. Münafıklar sonunda kahırdan perişan olur ölüler. Allah ayetinde öfkenizle ölün diye bildiriyor. (Ali İmran Suresi, 119: De ki: “Kin ve öfkenizle ölün.”) Allah başka bir ayetinde de münafıklara sıkıntılı bir geçim vereceğini söylüyor. Bu durum da onları çökertir. (Taha Suresi, 124: “Kim de Benim zikrimden yüz çevirirse, artık onun için sıkıntılı bir geçim vardır ve Biz onu kıyamet günü kör olarak haşredeceğiz.”) Akıl gücünü geliştirmek için beyni yormaya gerek yok, sadece çok çok dürüst olmak ve Allah’a asla ihanet etmemek gerekiyor. Gün içinde Allah’a ihanet etme konuları oluşabilir. Mesela başın ağrır, yorgunlaşırsın, gücün yetmez, birinden kötü söz duyarsın, ayağına bir şey takılır, başarılı olamaz, binbir türlü aksilikle karşılaşırsın. Kişi hep, haşa, Allah’ın bunu diye yaptığını düşünmesine gidecek olaylar yaşar. Aman aman, sakın sakın. Bu imtihan için mecbur olan, Allah’ın bizim sevgimizi yükseltmesi için meydana getirdiği nimetleridir. Sakın nankörlük, terslik, olumsuz düşünme, tek kelimeyle çok büyük bir akılsızlık olur. Boş yere kitlevi nimet kaybına sebep olur. Hem dünyada hem ahirette insana çok büyük zarar verir. Allah’ı hiçbir zaman bırakmamak gerekir. Hep müspet düşünmek lazım, çünkü Allah’ın her yaptığı müspettir. İslam’da Allah’a, Kitaba, Peygambere hüsnü zan vardır. Doğrudan onların iyiliği, güzelliği ve mükemmelliğini kabul ederek hareket vardır. Münafıklar da ise Allah’a, Kitaba, Peygambere hep eleştirel gözle bakmak vardır. Bunu da akıl almaz çirkin üslupla yapar ve hür düşündüklerini iddia ederler. Allah’a çirkin bir mantıkla bakarlar. Kuran’da bir çok ayet münafıkların alçaklığına ve kahpeliğine cevap olarak indirilmiştir. Bir çok ayet münafıkların aşağılık sözlerine tedbir olarak indirilmiştir. Örneğin Peygamber ezilen kadınları, çocukları düşünerek sabah erkenden savaşa çıkacağız diyor. Münafıklar mantıkla bakıyorlar ve “Bu sıcakta savaşa mı çıkılır aramızda zor durumda olanlar var, Peygamber bunu bile göremiyor” diyorlar. Kalbinde hastalık olanlar da “Bak bunu hiç düşünemedik, gerçekten Peygamber hata yapıyor” diye onlara uyuyorlar. Müslüman Allah’a, Kuran’a, Peygambere eleştiri gözüyle bakmaz. Her yaptığının hayır olduğunu bilerek bakar ve hareket eder.