Adnan Oktar’ın 13 Temmuz 2017 tarihli A9 TV röportajından
Askerlere halka ateş emri veren komutanın talimatının geçersiz olduğu öğretilmeli
SUNUCU: Sayın Devlet Bahçeli, 15 Temmuz darbe girişimi ile ilgili şunları söyledi: “Ederi bir dolar olan şerefsizler verilen selalarla tankın önüne sere serpe yatan kahramanlarla durdurulmuş, dağlanmış ve dağıtılmışlardır. Türkiye sıkıştığı dar alandan, kıstırıldığı karanlık sokaktan çıkmanın amansız mücadelesini vermektedir. Bu mücadele haklı ve saygındır. Milli şuur ayakta değilse millet ölüm yatağındadır. Milli ruh bezginlik, baygınlık, durgunluk, teslimiyet ve mağlubiyet tanımaz, kabul etmez. Dayanışma ve kucaklaşmayla her mihnet aşılacaktır.”
ADNAN OKTAR: Şimdi bak burada acayip olan bir şey var. Bir kere asker tankla sokağa çıkmayı nasıl kabul ediyor? Yani sorulduğunda biz oyuna geldik diyor. Ya o zaman sokağa niye çıkıyorsun? Halka niye ateş ediyorsun? Komutanım emretti diyor, ateş ettim diyor. Askerin eğitilmesi lazım, bu çok önemli. Adam yine anormallik yapabilir yoksa. Halka ateş et diyor sana düşmana ateş et demiyor. Kanunsuz emir dinlenir mi? Bu konuda hiç çıt çıkmadı. On otuz kere söyledik pek dinlemediler. Bu konuda askerin eğitilmesi lazım. Kanunsuz emir kesinlikle dinlenmez. Bunun hiç üstüne durmuyorlar. Bu çok önemli bir konu. Halka ateş emrini nasıl dinlerler? Dinlememeleri lazım. Asker bu konuda eğitimli değil. Bilmiyor. Birçok asker bilmiyor. Bunu anlatmak lazım. Darbecinin sözünü dinlememesi gerektiğini askerlere resmi ders olarak öğretelim. Gecikmeye de gerek yok. Derhal başlaması lazım. Yani darbe ile ilgili emri askerin dinlememesi gerekiyor. İkincisi de halka eğitmek lazım. Halk hep doğaçlama bir şeyler yapmış, hep vahiy ile hareket etmişler. Yani eğitim yok. Eğitimle olan hiçbir şey yok, hep vahiy ile. Allah'ın vahyetmesiyle olmuş. Mehdiyet’in bereketi, harikasıyla olmuş. Her olaya bakıyoruz, her şey o andaki zekayla olmuş, o andaki akılla olmuş. Hiç kimse eğitimli olmamış bu konuda. Bunda bir gariplik var.
Israrla askerin eğitilmesini isteyelim. Asker darbeye karşı eğitilsin. Halk darbeye karşı eğitilsin. İşgale karşı da eğitilsin. Ne işgale karşı eğitimli, ne derbiye karşı eğitimli halkımız. Her ikisine karşı da eğitimli hale getirelim. Asker, hadi köprüye gidiyoruz diyor, gidiyor çocuklar. Mesela Taksim'e de çocukları götürmüşlerdi. Çocuklar bilmiyorlar niye geldiklerini. Bizi diyorlar, yani tatbikata diye aldı götürdüler diyorlar. Sonra diz çökün diyor, komutanım emretti diz çöktük diyor. Ateş diyor, komutanım emretti ateş ediyorum diyor. Ya kardeşim nereye ateş ediyorsun? Halka ateş ediyorsun. Görmüyor musun nerede olduğunu? Boğaz Köprüsü'ndesin sen, Türkiye'desin. Türkiye'de kendi halkına ateş edilir mi? Takır takır takır hepsine ateş ediyorlar. Bu nasıl şuursuzluktur? Bu nasıl bir kafadır yani?
Halk da istisnasız tamamının sokağa çıkması lazım böyle bir şeyde, darbe durumunda. Yani korkmak süper tehlikeli olur. Milyonlarca kişi katledilir söyleyeyim, evine girip teker teker doğrarlar. Mutlaka sokağa çıkılması lazım çoluk-çocuk, hepsi. Yani kimse halk topluysa, nerede darbeciler varsa oraya gidip toplanıp üstlerine çökmek lazım, hiçbir şey yapamazlar. Yani millete, kalabalığa hiçbir şey yapamazlar. Ne kadar kalabalık çok olursa o kadar iyi olur. Mesela Boğaziçi'nde de köprüde, orada 100-200 kişi değil de 5000 kişi falan yürümüş olsa direkt hepsi kaçardı. İki taraftan, sağdan soldan, üstten ve arkadan, hemen teslim olurlardı kalabalık. Hiç ateş falan olmaz. Ne kadar kalabalık olursa o kadar etkilidir darbe yöntemlerinde. Durdurmak için en iyi metottur. Muazzam bir kalabalık çoluk-çocuk. Aman biz çoluğumuzu çocuğumuzu.. Gelir adam seni evinde boğar, aklını başına al. Hiç acele de etmez, yavaş yavaş yani. MHP'li, bir tane MHP'li bırakmazlar. Bir tane AK Partili bırakmazlar. Bir tane Büyük Birlik Partili bırakmazlar, Saadetli bırakmazlar. CHP'li de bırakmazlar, söyleyeyim, hepsini yok ederler. Adamlar Türk milletini yok etmek istiyor. Anlamamışlar konuyu.
Mesela İstanbul'da 2 milyon kişiyi sokağa döktün mü bitti. Yapacak hiçbir şey yoktur. Darbeci sinek konumunda kalmış oluyor. Yani sen 2 milyonun kişiyle, zaten onlar en fazla 500 bin kişi falan çıkarabiliyor. Hadi 2 bin kişi çıkartsın en fazla darbecinin adamı olmaz. Sen dışarıya 100 bin, 200 bin, 1 milyon, 2 milyon insan çıkarırsan konu kökünden biter. Hiçbir şey yapamazlar, felç olurlar.